8 Mart Dünya Kadınlar Günü: Farkındalık mı, sembol mü?
Türk halkı, Kadınlar Günü’nü kadın haklarına dikkat çekmek için bir fırsat olarak görürken, bir kesim bunun yalnızca sembolik bir gün olduğunu düşünüyor. Yapılan bir anket çalışması, kadınların toplumsal baskılar ve güvenlik sorunları gibi önemli engellerle karşılaştığını, iş hayatında ise çocuk bakımı ve iş dengesi sorunlarının ön planda olduğunu ortaya koyuyor.
Areda Survey’in 27 Şubat – 5 Mart 2025 tarihleri arasında gerçekleştirdiği araştırmaya göre, Türk halkının yüzde 41,4’ü Kadınlar Günü’nü kadın haklarına dikkat çekmek için bir fırsat olarak görürken, yüzde 18,9’u bunun yalnızca sembolik bir gün olduğunu düşünüyor.
KADINLAR GÜNÜ’NÜN ANLAMI DEĞİŞİYOR MU?
Türk halkı, Kadınlar Günü’ne farklı anlamlar yüklüyor. Katılımcıların yüzde 41,4’ü bugünü kadın haklarına dikkat çekmek için bir fırsat olarak görürken, yüzde 27,9’u özel bir gün olarak kutlanması gerektiğini belirtiyor. Öte yandan, yüzde 18,9’luk bir kesim Kadınlar Günü’nün sadece sembolik bir gün olduğunu düşünüyor.
KADINLARIN EN BÜYÜK TOPLUMSAL ENGELLERİ
Kadınların en çok hangi alanda ayrımcılığa maruz kaldığı sorulduğunda ise en yüksek oran yüzde 54,6 ile sokakta güvenlik konusunda yaşanan ayrımcılık oldu. İş hayatında kadınların ayrımcılık yaşadığını belirtenlerin oranı yüzde 22,2 iken, ev içi rollerin kadınlar için eşitsizlik yarattığını düşünenlerin oranı yüzde 19,4 olarak ölçüldü.
KADINLARIN İŞ HAYATINDAKİ EN BÜYÜK SORUNLARI
İş hayatında kadınların en çok zorlandığı konu yüzde 48,1 ile çocuk bakımı ve iş dengesi olarak öne çıkıyor. İş yerinde cinsiyetçi tutumlarla karşılaştığını belirten kadınların oranı yüzde 23,6, eşit işe eşit ücretin sağlanmaması ise yüzde 17,9 oranında bir sorun olarak görülüyor.
KADIN YÖNETİCİLERE YÖNELİK ALGI
Araştırmada kadın yöneticilere yönelik algılar da dikkat çekti. Katılımcıların yüzde 37,1’i kadın yöneticilere getirilen eleştirilerin çoğunun önyargılı olduğunu belirtirken, yüzde 18,1’lik bir kesim kadın yöneticilerin daha temkinli kararlar aldığını düşünüyor. Kadın yöneticilerin daha duygusal kararlar verdiğini düşünenlerin oranı yüzde 17,1 olarak ölçüldü.
KADIN, ÇOCUK BÜYÜTMEK İÇİN KARİYERİNDEN VAZGEÇMELİ Mİ?
Katılımcılara yöneltilen “Kadın, çocuk büyütmek için kariyerinden vazgeçmeli mi?” sorusuna yüzde 76,2 oranında “Hayır” yanıtı verildi. Yüzde 23,8’lik bir kesim ise kadının çocuk büyütmek için kariyerinden vazgeçmesi gerektiği görüşünü savundu.
KADINLAR MEDYADA NASIL TEMSİL EDİLİYOR?
Araştırmaya göre, kadınların medyada temsili çoğunlukla dış görünüş odaklı. Katılımcıların yüzde 50,5’i kadınların medyada genellikle dış görünüşleriyle öne çıkarıldığını belirtirken, yüzde 22,3’ü kadınların anne ve eş kimliğiyle temsil edildiğini düşünüyor. Kadınların güçlü ve bağımsız bireyler olarak gösterildiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 14,6.
BEYAZ YAKALI KADINLAR EV HANIMI OLMAYI MI TERCİH EDİYOR?
Son yıllarda beyaz yakalı kadınların iş hayatından çekilerek ev hanımı olmayı tercih ettiğine dair algılar da araştırmada yer aldı. Katılımcıların yüzde 27,5’i bunun en büyük sebebinin iş hayatındaki stres ve tükenmişlik sendromu olduğunu düşünüyor. Yüzde 23,5’i çocuk bakımı ve aileye daha fazla vakit ayırma isteğinin bu durumu tetiklediğini ifade ederken, yüzde 21,6’lık bir kesim böyle bir eğilim olmadığını belirtiyor.