Çayırhan’da ihale onay süreci devam ederken, Türkiye Maden-İş’ten ‘ağır’ iddia: ‘Gerçek rakamlar manipüle edildi!’
Çayırhan Termik Santrali ile maden sahalarının özelleştirilmesinde gözler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çevrilirken, Türkiye Maden-İş Sendikası’ndan da çağrı geldi. Sendikanın Genel Başkanı Nurettin Akçul, “Rakamlar yalan söylemez ve gerçek rakamlar kamuoyuna manipüle edilerek servis edilmiştir” dedi.
Çayırhan Termik Santrali ile maden sahalarının özelleştirilmesinde en yüksek teklifi 20 milyar lira ile Akçadağ İnşaat Enerji Madencilik AŞ vermişti.
Ancak süreç henüz tamamlanmadı. Bundan sonra onay süreci olacak. Bu konuda son kararı iktidar verecek.
İhale sonucunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından da onaylanması gerekiyor. Devir işlemi de ancak bundan sonra yapılıyor.
Türkiye Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul, “Çayırhan’ı satan ‘iradenin’ bu yanlış kararından hemen dönmesini” istedi.
Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesine karşı 100 günü aşkın süredir mücadele verdiklerini anımsatan Akçul, “Yetkililer ne yazık ki işçilerin ve bölge halkının sesine kulak tıkamıştır. Kâr eden ve ülkemiz için stratejik öneme sahip olan bu işletme, tüm uyarılarımıza rağmen değerinin çok altında bir bedelle özelleştirilme kapsamına alınmıştır. Bu kararın kamu yararına ve işçi haklarına uygun olmadığını defalarca dile getirdik. Dün ne dediysek bugün de aynı şeyleri tekrar ediyoruz. Çayırhan Termik Santrali ve maden sahaları özelleştirilmemelidir. Hâlâ vakit varken, bu karardan geri dönülmelidir” dedi.
‘RAKAMLAR MANİPÜLE EDİLDİ’
Akçul, kendilerinin buraya talip olan firmalarla doğrudan bir sorunları olmadığını dile getirdi. “Böylesine kâr eden bir yerin tabi ki alıcısı, talibi olacaktı” diyen Akçul, şöyle devam etti:
“Ancak bizler, böylesine verimli ve kazanç sağlayan bir işletmenin devlet eliyle işletilmesini, gelirinin halkın ve ülkemizin kalkınmasına katkı sağlamasını savunduk ve hâlâ da bunu savunuyoruz. Altını çizerek tekrar söylüyoruz. Özelleştirme, kamu yararına olmamıştır ve alınan yanlış bir karardır.
Özellikle de değerinin çok altında bir fiyata ihale edilmesi, bizleri ayrıca derinden üzmüştür. İddia edildiği gibi burası zarar eden bir yer asla olmamıştır. Rakamlar yalan söylemez ve gerçek rakamlar kamuoyuna manipüle edilerek servis edilmiştir.”
SORULAR YANITSIZ
Akçul, işçilerin ve ailelerin endişelerinin hâlâ had safhada olduğuna dikkat çekti.
“Özelleştirmenin ardından işçi kıyımı yaşanacak mıdır ? Çalışma koşullarında kötüleşme olacak mıdır ? Üretim baskısı artacak mıdır ? Lojmanlar boşaltılacak mıdır?” gibi soruların yanıtlarının belirsiz olduğunu vurgulayan
Akçul, şu değerlendirmeyi yaptı:
“İşçilerin kaderini belirsiz bir akıbete sürükleyenlerin aldığı vebal büyüktür. Bu vebalin altında yıllarca esir kalacak ‘irade’ye sesleniyoruz. Dün dünde kaldı ama yarınları değiştirmek elinizde. Bu kararı iptal edin. Bu süreçte tüm işçi kardeşlerimize birlik ve beraberlik içinde olmaları gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Sendika olarak her zaman olduğu gibi bundan sonra da işçimizin yanında olacak, haklarımızı ve kazanımlarımızı korumak için mücadelemize devam edeceğiz. Kamuoyunun desteği, işçi kardeşlerimizin kararlılığı ve dayanışmamızla, haklarımızı koruma mücadelesini sürdüreceğiz.”