Sol ve sosyalist partilerden ‘İmamoğlu’ açıklaması
Sol ve sosyalist partiler İBB’yi hedef alan operasyon üzerine bir açıklama yaptı. Partilerin açıklamalarında “örgütlü ve ortak mücadele vurgusu” öne çıktı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik başlatılan iki soruşturma kapsamında aralarında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, İBB Başkanı Danışmanı Murat Ongun, Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ın da aralarında bulunduğu 100’ün üzerinde kişi hakkında gözaltı kararı verildi
Sol ve sosyalist partiler İBB’yi hedef alan operasyon üzerine bir açıklama yaptı. Partilerin açıklamalarında “örgütlü ve ortak mücadele vurgusu” öne çıktı.
Açıklamalar şöyle:
TİP: HALK İRADESİNE KARŞI AÇIK DARBE
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediye başkanları ve beraberindeki çalışma arkadaşlarının gözaltına alınması halk iradesine karşı açık bir darbedir. Saray rejimi, toplumsal meşruiyetini tamamen kaybetmiştir. Ülkemizin saray karanlığında kaybedecek tek bir günü kalmamıştır. Emekçi halkımız bu karanlığa teslim olmayacak, ülkemizin itildiği karanlığı mutlaka dağıtıp aydınlığa ulaşacak. Hep beraber direneceğiz, dayanışmayla kazanacağız.”
EMEP: FAŞİST BİR DÜZENİN KURULMASINA İZİN VERMEYELİM
Güne yeni bir operasyonla uyandık!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun’un da içinde olduğu 105 kişi hakkında gözaltı kararı verdi.
Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi kararının mürekkebi kurumadan yapılan baskınlarla gerçekleşen gözaltılar, yargı sopasının iktidar için ne kadar elverişli bir araç haline getirildiğinin göstergesidir.
Milyonlarca İstanbullunun oyunu almış bir belediye başkanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karşısına kazabilecek Cumhurbaşkanı adayı olarak çıkacağı belli olduktan sonra, kendisine kan kusturmak için bütün devlet imkanları iktidar tarafından harekete geçiriliyor.
İktidar medyası, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün operasyonu 3 bin polisle yönettiği bilgisini verdi.
Halkın seçme ve seçilme hakkını, kendi iktidar hırsıyla ortadan kaldırmaya girişenler, daha önce tarihte örnekleri görüldüğü gibi başarılı olamayacaklardır.
Bu ülkenin işçi ve emekçileri, halkları, tek adam iktidarının bu fütursuzluğuna teslim olmayacaktır.
İşçi ve emekçileri, duyarlı tüm kesimleri, bu iktidar darbesine karşı ses yükseltmeye, mücadele etmeye çağırıyoruz
TKP: AKP ZORBALIĞI KARŞISINDA ÖRGÜTLÜ OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ
Ekrem İmamoğlu ve İsmail Saymaz başta olmak üzere, bugün gözaltına alınan herkes derhal serbest bırakılmalıdır.
Halkımızı AKP zorbalığı karşısında örgütlü olmaya çağırıyoruz.
Bu sabah itibariyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Gazeteci İsmail Saymaz’ın da aralarında bulunduğu 100’ü aşkın kişi hakkında alınan gözaltı kararı kabul edilemez. İstanbul Valiliği’nin halkın olası tepkilerinin önüne geçme kaygısı ile İstanbul’a fiilen olağanüstü hâl koşullarını dayatan kararları da bu kabul edilemez tablonun parçasıdır.
Baskı ve kuralsızlık, yaşananları tarif etmekte yetersiz kalmaktadır. Halkın örgütlenme ve siyaset yapma hak ve iradesini tehdit olarak algılayan gerici bir zihniyet ve onun adaleti hiçe sayan uygulamaları ile karşı karşıyayız. Bu tarikatlar ve holdingler düzeninin tüm karanlığını temsil etmekte olan AKP iktidarı yönetememekte, yönetemediği için saldırganlaşmaktadır.
İmamoğlu’na yönelik art arda atılan adımlar, içeriklerinden bağımsız olarak tek bir şeye işaret etmektedir: AKP’nin, kendi aleyhine olduğu takdirde halkın seçme ve seçilme hakkına tahammülü bulunmamaktadır.
Gazeteci İsmail Saymaz’ın Gezi Direnişi ile ilişkilendirilerek gözaltına alınması ise, halkın siyaset yapma ve ülke yönetimi hakkında söz söyleme hakkının yok sayılmasından başka bir anlam ifade etmemektedir.
Gezi Direnişi’nde ortaya çıkan halk iradesi, uluslararası güçlerin veya AKP iktidarının kendi ortaklarının her tür girişimine rağmen istismar edilememiş; Cumhuriyet, laiklik ve bağımsızlık savunusuna gölge düşürülememiştir. Dahası, Gezi Direnişi’nin ilişkilendirildiği “Arap Baharı”, bölgemizde AKP’nin de dahlinin ve onayının olduğu emperyalist plan ve müdahalelerin bir parçası; Soros ise AKP ve bir dönem ortağı olan Fethullah Gülen tarikatının Türkiye’de Cumhuriyet’in tasfiyesi doğrultusunda açıktan işbirliği yaptığı uluslararası bir sermaye organizasyonunun adıdır.
Halkın örgütlenme ve siyaset yapma hakkını savunmak, bu akıldışı dayatmalara karşı verilebilecek en güçlü yanıttır.
En başından beri AKP’nin karşısında tereddütsüz tutum alan partimiz, iktidarın siyaset alanına dönük bu pervasız saldırılarının karşısındadır. Ekrem İmamoğlu’nun temsil ettiği sınıfsal, siyasi ve ideolojik çizgiye olan mesafemiz, partimizin bu tavrının önünde bir engel değildir. TKP, siyasi ve hukuki saldırılarının şiddetini artırmaya karar verdiği anlaşılan AKP’nin, genel oy hakkının gasp edilmesi ve siyaset alanının daraltılması doğrultusundaki bütün girişimlerinin karşısında duracak, siyasi takvimini ve önceliklerini buna göre gözden geçirecektir.
Ekrem İmamoğlu ve İsmail Saymaz başta olmak üzere, bugün gözaltına alınan herkes derhal serbest bırakılmalıdır.
Halkımızı AKP zorbalığı karşısında örgütlü olmaya; giderek derinleşen bir yönetme krizi yaşayan düzenin karşısına emekçi halkın Cumhuriyetçi, devletçi, aydınlanmacı, yurtsever seçeneğini güçlendirmeye çağırıyoruz.
TKH: İSTİBDAT REJİMİ MASKESİNİ ÇIKARMIŞTIR
AAna muhalefet partisinin olası Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun dün diplomasını geçersiz sayma girişimi ile bugün onlarca isimle birlikte ve hatta bir dizi suç isnadıyla gözaltına alınması, yeni bir darbe girişimidir.
Meselenin hukuki değil siyasi olduğu açıktır. Diploma iptali gibi absürt kararlar dahi almaya yeltenen istibdat rejiminin, bir değil 3 suç isnadını gündeme getirmesi zayıflıklarını ve korkularını göstermektedir.
Ana muhalefet partisinin cumhurbaşkanı adayının bile bizzat istibdat rejimi tarafından tayin edilmek istenmesi, adeta bir diktatörlük provasıdır!
İstibdat rejimi, iktidarı için her şeyi göze alacaktır. Yarın seçimlerin iptal edilmemesinin artık garantisi bulunmamaktadır!
Meşruiyetini yitiren iktidar, bu adımları atarken yarattığı korku ikliminden ve toplumun örgütsüzlüğünden yararlanmaktadır.
AKP, zaten göstermelik olan demokrasinin de ipini çekmiştir!
Kimse yargının bağımsız, akademinin özgür olduğuna inanmasın!
Kimse kimseyi helalleşme ve normalleşme diye uyutmasın!
Kimse demokratikleşme hayali kurmasın!
Kimse hak, hukuk ve adalet beklemesin!
İstibdat varsa hak, hukuk, adalet, demokrasi ve özgürlük yoktur!
Düzen değişmeden kurtuluş yok!
Biliyoruz ki yalnızca örgütlü bir toplumu hiçbir kuvvet yenemez!
SOL PARTİ: HEP BERABER KAZANACAĞIZ
Azınlığa düştüğü gün gibi açık Saray rejimi zorbalıkla ayakta durmaya çalışıyor.
Ne yaparsanız yapın halkın önünde durabilecek bir güç yoktur.
Ekrem İmamoğlu’na dönük operasyon Saray talimatlı bir yargı darbesidir, hep beraber mücadele edeceğiz.
Hep beraber kazanacağız!