Çöl sıcağında domates mesaisi başladı
Diyarbakır’da domateslerin kurutulması işlemi, mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıkta yapılıyor. Hasat edilen tonlarca domates, kurutma yapılan alanda işçiler tarafından ikiye bölünerek beyaz örtülere serilip tuzlanıyor.
Karacadağ’da girişimci ve çiftçilerin, kuru domates üretimi için nisanda yaklaşık 4 bin dekarda toprakla buluşturduğu fideler, zahmetli bir sürecin ardından ürün vermeye başladı.
Hasat edilen tonlarca domates, kurutma yapılan alanda işçiler tarafından ikiye bölünerek beyaz örtülere serilip tuzlanıyor.
İşçilerin erken saatlerde başlayan mesaisi, gün batımına kadar devam ediyor.
Kentte 40 dereceyi aşan sıcaklıkta işçilerin zorlu mesaiyle kuruttuğu domates, firmalar aracılığıyla ABD ve Avrupa ülkelerine ihraç edilecek.
“YÜKSEK SICAKLIK DÜŞÜK NEM ORANINDA KURUTULMASI GEREKİYOR”
İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Ertan Atalar, Karacadağ bölgesinde son 3 yıldır domates tarımının yapıldığını, özellikle kurutmalık domates üretiminin bölgede yaygınlaşmaya başladığını söyledi.
Doğal kurutulması nedeniyle sağlıklı olan bu ürünlerin, Avrupa ülkelerinde de tercih edildiğini dile getiren Atalar, “Hızlı şekilde kurutulmazsa küf ve mantar gelişiyor, domatesin kalitesi bozuluyor. Bu nedenle yüksek sıcaklık, düşük nem oranı olan bir bölgede kurutulması gerekiyor. Diyarbakır’da oldukça elverişli bir ortam olduğu için 3 gün içerisinde domatesler kuruyor. Herhangi bir hastalığın gelişmesine izin verilmiyor.” dedi.
Çiftçilerin büyük emekle ürettiği domateste dekar başına 5 ile 12 ton arasında verim elde edildiğini bildiren Atalar, bunun da çiftçinin yüzünü güldürdüğünü kaydetti.
Atalar, kurutulan domateslerin Avrupa ülkelerine doğrudan ihraç edildiğini anlatarak, “Genelde İtalya başta olmak üzere pizzanın çok tüketildiği yerlere ihraç yapılıyor. Pizza, sos ve meze yapımında kullanılan kurutmalık domates buradan tercih ediliyor.” diye konuştu.
“DİYARBAKIR KURU DOMATESTE ‘1 NUMARA’ OLDU”
Girişimcilerden Muzaffer Işıklı, Manisa’dan gelerek kentte kurutmalık domates ürettiğini belirtti.
Işıklı, “Diyarbakır kuru domateste ‘1 numara’ oldu. Şu an kuru domatesin kalbi Diyarbakır’da atıyor. Diyarbakır domatesi aranır hale geldi.” dedi.
Şu anda kentte 7 ayrı noktada domates kurutulduğunu aktaran Işıklı, “Diyarbakır’da üretilen domates, İtalya ve Almanya başta olmak üzere Fransa, ABD ve İngiltere’ye de ihraç ediliyor. Bu yıl İran’dan da müşterimiz var.” diye konuştu.
Bu yıl 500 dönümde üretim yaptığını, 5 bin ton yaş domates hasat etmeyi beklediğini dile getiren Işıklı, “Ürettiğim domatesten 400 tonun üzerinde kuru domates elde ediyorum. Anlaşmalı çiftçilerim var, onlardan da yaş domates alıp toplamda 1000 tonun üzerinde kuru domates elde etmeyi hedefliyorum.” ifadelerini kullandı.
Domates tarlası ve kurutma işlemi yaptığı alanda yaklaşık 400 kişiyi istihdam ettiğini belirten Işıklı, “Bugünlerde ülkemiz çok sıcak ama bunun bize faydası var. Domatesimiz 3-4 günde kuruyor. Sıcakta zorlanıyoruz ama işimiz bu, alıştık artık.” dedi.
Domates üreticisi İsmail Menek ise domatesleri haziran ortalarından itibaren hasat etmeye başladıklarını söyledi.
Kurutulan domateslerin ihracatçılar aracılığıyla birçok ülkeye gönderildiğini kaydeden Menek, “Hasat bu sene iyi. Geçen sene dolu vurmuştu, zarar etmiştik.” diye konuştu.
Menek, girdi maliyetlerinin arttığını, devletten fide, ilaç ve gübre için destek beklediklerini belirtti
“GÜNDE 150 KASA DOMATESİ İKİYE BÖLÜYORUM”
Domatesin kurutulması işleminde görev alan kadınlardan Gülizar Sadak, annesi ve 6 kardeşiyle Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinden çalışmak için geldiklerini belirtti.
Yaptığı işin zor olduğunu ifade eden Sadak, “Hava sıcak, rüzgar olmadığı zaman daha çok zorlanıyoruz. Saat 11.00 ve 15.00 arası çok sıcak. Daha önce İzmir’e çalışmaya giderdik. Orada rüzgar vardı, burada ise rüzgar esmiyor. Burası oraya göre daha sıcak. Günde 150 kasa domatesi ikiye bölüyorum.” şeklinde konuştu.
Suruç’tan gelen Kasım Bengi de Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi İlahiyat Fakültesi 3. sınıf öğrencisi olduğunu, yazın kurutmalık domates mesaisine katılıp aile bütçesine katkıda bulunmaya çalıştığını söyleyerek, “45 derece sıcakta güneşin altında çalışmak zor. Sabah 04.00’te kalkıp saat 20.00’ye kadar çalışıyoruz.” dedi.