Sahur duası nasıl yapılır? Sahur duası Arapça Türkçe okunuşu ve meali
Sahur duası, Ramazan ayında sahur vaktinde okunan duadır. Sahur, imsak vaktinden önce yenen yemeğe verilen isimdir. Sahur yapmak sünnettir ve Peygamber Efendimiz (s.a.v.) sahurun bereketli olduğunu söylemiştir. Sahurda yemek yedikten sonra dua etmek de sünnettir. Sahur vakti dua etmek için faziletli bir vakittir. Peki sahur duası nedir, nasıl yapılır? İşte sahurda okunacak duaları.
Ramazan ayı, Müslümanlar için manevi bir arınma ve yenilenme dönemidir. Bu mübarek ayda oruç tutmak, İslam’ın temel ibadetlerinden biridir. Oruç, imsak vaktinden iftar vaktine kadar yemek, içmek ve diğer bazı bedensel isteklerden uzak durmak anlamına gelir. Oruç tutmaya niyet etmek ise bu ibadetin geçerli olması için şarttır.
Sahur, Ramazan ayında oruç tutan Müslümanlar için imsak vaktinden önce yenen yemektir. Sahur yapmak sünnettir ve Peygamber Efendimiz (s.a.v.) sahurun bereketli olduğunu söylemiştir. Sahurda yemek yedikten sonra dua etmek de sünnettir. Sahur duası, Ramazan ayının manevi atmosferini daha da güzelleştiren önemli bir ibadettir. Bu mübarek ayda sahur vaktini dualarla değerlendirmek oldukça önemlidir. Peki Sahur duası nasıl yapılır? Diyanet ile Arapça Türkçe sahur duası okunuşu ve anlamı.
Peygamber Efendimiz (SAV)’in sahurda okunmasını önerdiği dua:
Oruca ne zaman ve nasıl niyet edilir? Niyet etmek orucun şartlarındandır. Niyetsiz oruç sahih değildir. Kalben niyet etmek yeterli ise de niyeti dil ile ifade etmek menduptur. Oruç için sahura kalkılması da niyet sayılır.
Ramazan orucu, belli günlerde tutulmak üzere adanan oruçlar ile nâfile oruçlar için niyet etme vakti, güneşin batması ile ertesi gün tepe noktasına gelmesi öncesine (10 dk.) kadarki süredir ancak imsaktan sonra yapılacak niyetin geçerli olması için bu vakitten itibaren bir şey yenilip içilmemiş, oruca aykırı bir iş yapılmamış olması gerekir.
Aksi takdirde gündüz niyet caiz olmaz (Kâsânî, Bedâî’, 2/85). Bu oruçlar için “yarınki orucu tutmaya” şeklinde mutlak niyet yeterlidir. Bununla birlikte geceden niyet edilmesi ve “yarınki Ramazan orucuna” şeklinde orucun belirlenmesi daha faziletlidir. Ramazan’ın her günü için ayrı niyet edilmesi gerekir (Mevsılî, el-İhtiyâr, 1/126-127).
Kaza, keffaret ve bir zamana bağlı olmaksızın adanan oruçlar için gün batımından itibaren en geç imsak vaktine kadar niyet edilmiş olmalıdır. Bu tür oruçlara niyet edilirken, “falanca kaza, keffaret veya adak orucuna” şeklinde belirtilmesi gerekir.
Şâfiî mezhebine göre ise nâfile dışındaki tüm oruçlara geceden niyet edilmelidir. İmsak vaktine kadar niyet edilmemişse o günün orucu geçerli olmaz. Nâfile oruçlara ise güneş tepe noktasına gelmeden öncesine kadar niyet edilebilir (Şirâzî, el-Mühezzeb, 1/331-332).
Sahur yemeği, oruç tutacak kişilerin imsak vaktinden önce gece yedikleri yemektir. Hz. Peygamber (s.a.s.) sahura kalkmış ve bunu ümmetine de tavsiye etmiştir (Buhârî, Savm, 19-20 [1921, 1923]; Müslim, Sıyâm, 45-47 [1095-1097]).
Resûl-i Ekrem (s.a.s.), sahur yemeğinde “bereket” (Buhârî, Savm, 20 [1923]; Müslim, Sıyâm, 45 [1095]) olduğunu ifade etmiş ve sahur yemeğinin, Müslümanların orucu ile Ehl-i kitabın orucu arasındaki en önemli farklardan biri olduğunu belirtmiştir (Müslim, Sıyâm, 46 [1096]). Onun sahurla ilgili söz ve uygulamalarından hareketle fakihler, sahura kalkmanın ve sahuru geciktirmenin sünnet olduğunu söylemişlerdir (Kâsânî, Bedâî’, 2/105).
Âlimler, sahurun oruca dayanma gücü verdiğini, maddî-manevî bereketlere vesile olacağını bildirmişlerdir. Çünkü kişi sahura kalkmakla seher vaktini uyanık geçirmiş ve bu vakitte hem dua hem de istiğfar etmek suretiyle cennet ehlinin özelliklerine sahip olmuştur (ez-Zâriyât, 51/18). Bu şekilde manevî lezzetlerle başlanan oruç daha canlı, daha şevkli tutulur. Bu tür maddî-manevî bereketleri olan sahur, ihmal edilmemelidir.