Dolar 36,4570
Euro 38,4848
Altın 3.423,31
BİST 9.923,07
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli 17°C
Açık
Denizli
17°C
Açık
Çar 20°C
Per 21°C
Cum 21°C
Cts 21°C

Semt pazarında ‘pahalılık’ isyanı: ‘Kalkıp da vatandaşla dalga geçmesinler’

Yurttaşlar, alım güçlerindeki zayıflamanın devam ettiğini dile getiriyor. Mecidiyeköy semt pazarında konuşan bir emekli, “Enflasyon tek rakama düşecek. Nasıl düşecek ya? Bir gün gelsin bu pazara girsin sorsunlar. 2 bin küsur lira doğal gaz gelmiş bana. Yakmazsam öleceğim” ifadelerini kullandı.

Semt pazarında ‘pahalılık’ isyanı: ‘Kalkıp da vatandaşla dalga geçmesinler’
3 Mart 2025 12:07

İPA Başkanı Doç. Dr. Buğra Gökce’nin tespitlerine göre İsrail saldırılarıyla yerle bir olan Filistin’in ocak enflasyonu bile Türkiye’den düşük. İktidar sözcüleri de Türkiye’de enflasyonun düşüşte oluduğuna dair açıklamalara devam ediyor. Yurttaşlar ise alım güçlerindeki zayıflamanın devam ettiğini söylüyor. Mecidiyeköy semt pazarında konuşan bir emekli, “Enflasyon tek rakama düşecek. Nasıl düşecek ya? Bir gün gelsin bu pazara girsin sorsunlar. 2 bin küsur lira doğal gaz gelmiş bana. Yakmazsam öleceğim.” derken, bir başka emekli ise “30 lira bir pide. Kalabalık aile, üç tane pide alırsan 90 lira. Peynirin zeytinin yanına gidemiyorsun. Nasıl, neyle alacaksın? Yani bu kadar aşağılamasınlar emeklileri. Kalkıp da vatandaşla dalga geçmesinler.” dedi.

Bolluk, bereket ayı olarak bilinen Ramazan ayında mutfaklar yine boş kaldı. İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Doç. Dr. Buğra Gökce’nin tespitlerine göre bu Ramazan mutfakta yangın var; İslam ülkelerinde gıda fiyatları en fazla Türkiye’de arttı. Resmi rakamlara göre Türkiye’de enflasyon düşüşte ama gıda enflasyonu Filistin’den bile yüksek. İsrail’in başlattığı saldırılar nedeniyle Filistin’de gıda enflasyonu 2024 yılı Kasım ayında yıllık bazda yüzde 121’e çıkarken, 2025 yılı Ocak ayında yıllık gıda enflasyon yüzde 21,86’ya düştü. Aynı dönemde Türkiye’de gıda enflasyonu yıllık bazda yüzde 41,76 olarak gerçekleşti.

“ÜÇ PİDE ALSAN 90 LİRA”

İktidar sözcüleri ise Türkiye’de enflasyonun düşüşte oluduğuna dair açıklamalara devam ediyor. Yurttaşlar düşüşün kendilerine yansımadığını alım güçlerindeki zayıflamanın devam ettiğini söylüyor. Mecidiyeköy semt pazarında konuşan bir emekli, “Enflasyon tek rakama düşecek. Nasıl düşecek ya? Bir gün gelsin bu pazara girsin sorsunlar. 2 bin küsur lira doğal gaz gelmiş bana. Yakmazsam öleceğim.” derken, bir başka emekli ise “30 lira bir pide. Kalabalık aile, üç tane pide alırsan 90 lira. Peynirin zeytinin yanına gidemiyorsun. Nasıl, neyle alacaksın? Yani bu kadar aşağılamasınlar emeklileri. Kalkıp da vatandaşla dalga geçmesinler.” dedi. Bir başka emekli sadece balık aldığını onu da  dilimleyip torunlara yedireceğini söyledi. Pazarı boydan başa dolaştığını ancak bütçesine uygun bir şey alamadığını söyleyen bir yurttaş ise “Tertemiz geldik, tertemiz gidiyoruz. Poşet bile taşıyamıyorsun yani.” diye yakındı. Yurttaşların ifadeleri şöyle:

“KALKIYORLAR ENFLASYON YÜZDE 20-30 DİYORLAR”

“Fiyatlarda düşüş diye bir şey yok. Kırmızı biberin kilosu 100 lira olmuş. Enflasyonun neresi düşük. Göstersinler, bir tanesi düşük desinler. Türkiye’de iki tane enflasyon var. Birisi halkın enflasyonu, birisi devletin enflasyonu. Kalkıyorlar enflasyon yüzde 20-30 diyorlar. Bu mevsimde bakın salatanın kilosu 100 lira. Hangi enflasyon düşmüş? Bana veriyorsun 14 bin lira bir para. Bir ayda ne yapacağım? Benim evimin kirası 15 bin lira. Neyle geçineceğim? Enflasyon nerede? Hayır efendim yalan söylüyorlar. Öyle bir enflasyon düşmesi yok. Yükselmesi var. 100 liraya salatayı kim alır? Patlıcan da aynı. Bütün sebzeler aynı. Balık düştü diyorlar. 300-350 lira balık. Neresi düşmüş? Ramazan alışverişi yapamadım. Neyle yapacaksın? 30 lira bir pide. Kalabalık aile, üç tane pide alırsan 90 lira. İftar için de sahur için de alacaksın. 4 tane pide 120 lira. Yalnız pide bir şey yok. Yani peynirin zeytinin yanına gidemiyorsun. Burada sorun 400-500 lira. 550 lira zeytin olmuş. Nasıl alacaksın? Neyle alacaksın? Yani bu kadar aşağılamasınlar emeklileri. 2 bin küsur lira zam yapmış bana. Bunu bir senede hesap et kaç para yapar? Yani vatandaş ne yapsın? Enflasyon tek rakama düşecek. Nasıl düşecek ya? Bir gün gelsin bu pazara girsin sorsunlar. Yani 2 bin küsur lira doğal gaz gelmiş bana. Ben emekliyim. Nasıl ödeyeceksin? Yakmazsam öleceğim.  Elektrik aynı, su aynı. Kalkıp da vatandaşla dalga geçmesinler.”

“CEBİMDE 20 LİRA PARAYLA GEZİYORUM”

“Ne düşmüş bu ülkede? Yazıklar olsun ya. İnsanların haline bak. Bak cebimde 20 lira parayla geziyorum. 20 lirayla 4 sene önce pazar yapıyorduk. Pazardan bir muz aldım Evde yaşlı bir annem var. Başka bir şey alamayacağız. Fiyatlar aşırı yüksek. Yerli muzun kilosu 80 lira. Emekliyim. İkinci bir işte çalışıyorum o da yetmiyor. Yani Avrupa’da emekliler dünyayı geziyorlar. Beş yıldızlı otellerde kalıyorlar, biz pazardan bir kilo meyve alıp evimize gidemiyoruz. Ramazan alışverişimizi yapamadık. Kahvaltı sofrasında 5-6 sene önce bulduklarımızın yüzde 10’unu bulamıyoruz. Benim yine durumum birçok insana göre iyi sayılır. İyi halimiz buysa kötülerin, tek maaşla yaşayan insanlar halini siz düşünün.”

“BİR BALIK ALDIM, BEN YEMEYECEĞİM, TORUNLARA PİŞİRECEĞİM”

“Şu anda pazarı geziyorum. Tezgahtan tezgaha fiyatlar değişiyor. Ben geçen haftaya göre fiyatları fırlamış görüyorum. Orada patlıcan, kabak 40-50 lira çıkmış. Enflasyon düşse böyle olur mu? Demek ki düşmüyor. Yani emekli olarak ne yapacağımızı bilmiyoruz. Şaşırdık. Verdikleri belli aldıkları belli. Balık aldım. Burada biz 8 kişiyiz. Bir tane balık aldım. Onu da dilimleyip, dilimleyip çocuklara, torunlara pişireceğim.Ben başka yerden geliyorum. Bura ucuz diye geldim ama bura fiyatlar daha fazla fırlamış.”

“İNSANLARDA ALIM GÜCÜ DİYE BİR ŞEY KALMAMIŞ”

“İnsanlarda alım gücü diye bir şey kalmamış. İnsanların geçim sıkıntısı çok büyük derecede yükselmiş.  Tabiî ki geçim sıkıntısı çok büyük. Bu ticari zihniyette para kazananların da biraz merhamet etmesi lazım. Hükümete yardımcı olması lazım. Olmuyorlar kardeşim. Hükümet hangisiyle baş edecek? İnsanda vicdan, ruh, duygu olması lazım. O yoksa hiçbir şeyi düzeltemezsin.”

“RAMAZAN ALIŞVERİŞİ YAPIYORUZ AMA…”

“Düşüşü hissetmiyoruz aslında. Yani neye göre düşüyor? Aslında gelirler artmıyor. Sorun o bence. Belki düşüyorsa da gelirler artmadığı için fark edilmiyor. Ama 2025’e girdiğinden beri artış devam ediyor. Ben emekliyim. Pazarda fiyatlar pahalı. Her şeyi alamıyorsunuz. Bir şeylerden vazgeçiyorsunuz. Yani ihtiyaca göre değil de fiyata göre alışveriş yapıyorsun. Ramazan alışverişini yapıyoruz ama buzdolabı dolu falan değil, yarısı boş. İstediğimiz alamıyoruz. Sadece gıdayla bitmiyor çünkü. Her şey çok pahalı.”

“TERTEMİZ GELDİK, TERTEMİZ GİDİYORUZ”

“Alım gücümüz yok. Pazar bile pahalı. Marketler daha pahalı. Nasıl geçineceğiz bilmiyorum. Emekliyim, hiçbir şey almadım. Tertemiz geldik, tertemiz gidiyoruz. Poşet bile taşıyamıyorsun yani. Allah hepimize yardımcı olsun. Ramazan alışverişi yapmadık. Emekli adam ne alacak? Hiçbir şey alamaz.  Pazarı 2 saattir geziyorum. Bütün pazarı gezdim. Bir biberin kilosu 120 lira. Kıvırcık 60 lira. Gariban ne alacak? Sadece bakıyoruz, kendimizi avutuyoruz. Allah çocuklarımıza yardım etsin.”

“İKTİDARIN SÖYLEDİĞİ KANDIRMACA ŞEYLER BUNLAR”

“Hiçbir şeyde düşüş hissetmiyorum. İktidarın söylediği şeyler bunlar. Kandırmaca. İnanmıyorum, her şey pahalı. Emekliyim, geçinemiyorum. Böyle pazarlarda boşu boşuna dolaşıyoruz ki nerede ucuz şey var onu bulalım diye. Ramazan alışverişini günlük olarak yapıyorum. Allah herkese güç kuvvet versin.”

“Fiyatlarda biraz düşüş var ama fazla değil. Bu mevsimde domatesi, patlıcanı yemişiz ne mutlu. Emekliyim, geçinemiyorum ama ne yapalım? Başka çare yok. Eskiden bir tane üç tane emekli varsa şimdi binlerce emekli. Hükümet ne yapsın, ben ne yapayım, sen ne yapasın?”

“Sonuç olarak her şey çok pahalı. Tarım destekleniyor deniliyor ama hiçbir şeyin desteklendiği  yok. Mazotta özellikle çiftçiye destek verilmesi gerekmiyor mu?  Orayı çözerlerse çözülür yani.”

Şehrin nabzını tutan, en son gelişmeleri anında sizlere ulaştıran sesimiz olmaya devam ediyoruz. Denizli’nin sesi olan Denizlim Haber ile şehre dair herşeyi keşfedin. Takipte kalın en yeni haberlerle güncel kalın.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.