Ukrayna, Avrupa’nın en büyük maden zenginliği üzerinde oturuyor
Ukrayna ile ABD arasında nadir toprak mineral kaynakları anlaşması askıya alınırken, ülkenin potansiyel maden kaynakları gündeme geldi. Ukrayna’nın toplam mineral rezervlerinin yarısından fazlası, Rusya’nın işgal ettiği bölgelerde bulunuyor.
Geçtiğimiz hafta, Ukrayna‘nın savaşın sona erdirilmesi için ABD‘den destek almak amacıyla kritik mineraller anlaşmasını kabul ettiği duyurulmuştu.
Ancak, Trump yönetiminin en sert taleplerinden bazılarını geri çekmesine rağmen, Beyaz Saray‘da yaşanan yüksek tansiyon müzakerelerin hızla durmasına neden oldu.
ABD ve Ukrayna arasında imzalanması beklenen bu anlaşma, Ukrayna’nın nadir toprak mineralleri, petrol, doğalgaz ve limanlardan elde edilen gelirlerin yarısını ABD’ye vermesini öngörüyordu.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı JD Vance arasında geçen sert tartışma, anlaşmanın askıya alınmasına yol açtı.
Independent’a konuşan bir Beyaz Saray yetkilisi, bu anlaşmanın “kalıcı barış için ilk adım” olarak görüldüğünü ancak Zelenski’nin “kartlarını fazla oynadığını” düşündüklerini belirtti.
Beyaz Saray’da yaşanan gerilimin ardından tarafların nasıl bir yol izleyeceği belirsizliğini koruyor. Anlaşmanın yeniden müzakere edilip edilmeyeceği veya tamamen rafa kaldırılıp kaldırılmayacağı önümüzdeki günlerde netleşecek.
AVRUPA’NIN EN BÜYÜK KRİTİK MADEN YATAKLARINA SAHİP
Ukrayna, lityum, titanyum ve nadir toprak elementleri açısından Avrupa’nın en büyük kritik mineral yataklarına sahip olmasına rağmen, bu kaynakların büyük bir bölümü henüz kullanılmıyor.
Ülke, elektrikli araç bataryalarından nükleer enerjiye kadar birçok alanda hayati öneme sahip mineralleri barındırıyor. Ancak Rusya’nın işgali, bu kaynakların çıkarılmasını büyük ölçüde sekteye uğrattı.
Forbes Ukraine tarafından sağlanan verilere göre, Ukrayna’nın mineral kaynakları 12 trilyon sterlinden fazla bir değere sahip.
Bu kaynaklar arasında:
- Lityum: Avrupa’nın en büyük rezervlerinden biri. Elektrikli araç bataryaları için kritik öneme sahip.
- Titanyum: Havacılık, savunma sanayi ve temiz enerji teknolojilerinde kullanılıyor.
- Neodimyum, lantan, seryum: Rüzgar türbinleri, TV ekranları ve aydınlatma teknolojilerinde kullanılıyor.
- Grafit: Ukrayna, küresel grafit rezervlerinin %20’sine sahip. Bu mineral, nükleer reaktörlerde ve elektrikli araç bataryalarında kullanılıyor.
- Erbiyum ve itriyum: Nükleer enerji ve lazer teknolojileri için büyük öneme sahip.
- Skandiyum: AB tarafından finanse edilen bir araştırma, Ukrayna’nın skandiyum rezervlerine de sahip olduğunu, ancak detayların gizli tutulduğunu ortaya koydu.
SAVUNMA SANAYİSİ AÇISINDAN DA STRATEJİK ÖNEME SAHİP
Zelenski, bu madenleri ekonomiye kazandırmak için yıllardır çaba gösterdiği ifade ediliyor. 2021 yılında yabancı yatırımcıları teşvik etmek amacıyla vergi indirimleri ve yatırım hakları sundu. Ancak 2022’de Rusya’nın tam ölçekli işgali, bu planları askıya aldı.
Ukrayna’nın kritik mineralleri, sadece temiz enerji dönüşümü için değil, savunma sanayisi açısından da büyük bir stratejik öneme sahip.
Özellikle Çin‘in titanyum gibi kritik madenlerde küresel lider olması, ABD ve Avrupa’nın Ukrayna’ya ilgisini artırıyor.
RUS İŞGALİ VE KAYNAKLARIN KAYIPLARI
Ukrayna’nın toplam mineral rezervlerinin yüzde 53’ü, yani yaklaşık 6 trilyon sterlinlik kısmı, Rusya’nın işgal ettiği bölgelerde bulunuyor.
Bu bölgeler:
- Donetsk, Luhansk, Zaporizhzhia ve Kherson: Putin’in 2022’de yasa dışı olarak ilhak ettiği dört bölge.
- Kırım: 2014’te işgal edilen yarımadada 165 milyar sterlin değerinde maden bulunuyor.
- Dnipropetrovsk: Rus ordusunun hedefinde olan bölge, 2,8 trilyon sterlin değerinde ek madene sahip.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin, yalnızca Ukrayna’nın bu kaynakları kullanmasını engellemekle kalmadığı, aynı zamanda bu zengin bölgelerin büyük bir kısmını tahrip ettiği de kaydedildi.
Ukrayna’nın yüksek nitelikli işgücüne ve gelişmiş altyapıya sahip olması yatırımcılar için cazip olsa da, verimsiz düzenleyici süreçler, jeolojik verilere erişim zorlukları ve arazilerin temini gibi sorunlar yatırımları geciktiriyor. Bu tür projelerin yıllar alacağı ve yüksek maliyetli ön yatırımlar gerektirdiği belirtiliyor.
Ancak, Ukrayna’nın mineraller konusundaki potansiyeli, savaşın seyrine bağlı olarak küresel enerji ve savunma dengelerini değiştirebilecek stratejik bir faktör olmaya devam ediyor.