Aleyna Çakır’ın ölümüne ilişkin sanık Ümitcan Uygun hakim karşısına çıktı

Kamuoyunda “Aleyna Çakır” olarak bilinen Sema Esen’in ölümüne ilişkin Ümitcan Uygun’un “intihara teşvik etmek, intihar kararını kuvvetlendirme” ve “eziyet etme” suçlarından yargılanmasına başlandı.

Ankara 34. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya başka bir dosyada tutuklu yargılanan sanık Uygun ile taraf avukatları katıldı. Duruşmayı maktul Esen’in ailesi de takip etti.

Kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasının ardından sanık savunmasına geçildi.

Uygun, olay günü Esen’le dışarı çıkacakları esnada tartışma yaşadıklarını ve evden tek ayrıldığını, tartışmanın büyümemesi için de telefonunu kapattığını anlattı.

Ailesinin, Esen’in gece kulübünde çalıştığını öğrendiğini ve bu yüzden sevgili olmalarını istemediğini söyleyen Uygun, “Ben aileme rest çekerek Sema ile yaşamaya başladım. Ancak sonrasında olmayacağını anlayınca Sema’dan ayrılma kararı aldım. Her ilişki gibi bizim ilişkimizde de tartışmalar oluyordu. Olayla bir alakam yoktur. Takdir mahkemenindir.” diye konuştu.

Sanık beyanının ardından söz alan Sema Esen’in babası Mehmet Esen, “Çocuğum ölürken çok mu eziyet çekti? Bunu merak ediyorum. Bizi tehdit ediyor. Korkmuyoruz. Allah benim canımı alana kadar, sonuna kadar şikayetçiyim.” diye konuştu.

“İzin verirseniz kızımın bir parçasını getirdim.” diyerek cebinden beyaz beze sarılı bir şey çıkaran Mehmet Esen’i, mahkeme heyeti başkanı, “Burası televizyon programı değil, mahkeme salonu. Koy onu cebine.” diyerek uyardı.

Sema Esen’in annesi Hatun Esen ise kızının hakkını sonuna kadar arayacağını söyleyerek, “Ben anneyim. Ellerimle yıkadım yavrumu. Ümitcan ömür boyu yatsın. Benim yavrum toprakta çürüyor, o da hapislerde çürüsün. Sonuna kadar şikayetçiyim. Mezar açılsın gerçekler açığa çıksın.” dedi.

Esen’in ağabeyi Hikmet Esen, Uygun’un kız kardeşini zorla çalıştırdığını ve parasını aldığını iddia etti.

Daha sonra tanık olarak ifadesi alınan L.K, maktulün üst kat komşusu olduğunu, Uygun’un evde olmadığı zamanlarda maktulle dertleştiklerini aktardı.

Bu sohbetlerde maktulün Uygun’dan şiddet gördüğünü kendisine anlattığını belirten L.K, şöyle devam etti:

“Aleyna bana Ümitcan’ın onu dövdüğünü ve sürekli eve başka insanların geldiğini söylüyordu. Zaten ben de seslerini duyuyordum. Hatta onları birkaç kez uyardım ama Ümitcan beni tehdit etti. Aleyna’nın telefonundan bana içki sofrası ve tabanca resimleri atıyordu. Konuşursan seni bu tabancayla öldürürüm diye. Sema da durumdan endişe ettiği için merdivenlerden inmemem konusunda uyarıda bulunmuştu. Ümitcan, benim için ‘Onu merdivenlerden iteceğim, zaten ameliyatlı.’ demiş.”

”KAPIYI AÇMAMIZLA ALEYNA’NIN BEDENİ YERE YIĞILDI”

Tanık B.G. ise Ümitcan Uygun’un yakın arkadaşı olduğunu belirterek, Sema Esen’in ailesiyle sorunları olduğunu, babasının, annesiyle görüşmesine izin vermediğini, Uygun’un, Esen’e hiçbir zaman şiddet uygulamadığını, Esen’in vücudunda hiçbir morluk ya da iz olmadığını, çok mutlu evlilikleri olduğunu anlattı.

Olay günü Esen’in, Uygun’a kendine zarar vereceğine yönelik mesajlar attığını ve bunun üzerine Uygun’un kendisinden çilingirle eve gitmesini istediğini söyleyen B.G, şu ifadeleri kullandı:

“Çilingir ile içeri girdik. Salonun kapısının arkasına dayanmış bir siluet gördük. Kapıyı açmamızla Aleyna’nın bedeni yere yığıldı. Bornoz askısıyla kendini salondaki borulara asmış. 112’yi aradım. Polis ve ambulans geldi. Ümitcan, Aleyna ile evlenmeyi düşünüyordu. Bunu düşünen bir insan sevgilisini başka erkeklerle birlikte görmeye tahammül eder mi? Ümitcan böyle bir şey yapmadı, yapsaydı ben bilecek kadar yakınıyım.”

Avukat beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Ümitcan Uygun’un, 17. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki dosyasının, dava dosyasına getirilmesi için yazı gönderilmesine karar verdi.

Duruşma 23 Mayıs’a ertelendi.

NE OLMUŞTU?

Ümitcan Uygun, 3 Haziran 2020’de Ankara’nın Keçiören ilçesi Yükseltepe Mahallesi’nde yaşayan ve “Aleyna Çakır” ismini kullanan kız arkadaşı Sema Esen’in evine gitmiş, kapıyı açmaması üzerine çilingirle kapının açılması sonrası Çakır’ın cansız bedeniyle karşılaşılmıştı.

Olayla ilgili soruşturma başlatılmış, sosyal medyada erkek arkadaşının darbetmesi sonucu öldüğü iddiasıyla görüntüleri paylaşılan Çakır’a ait görüntülerin olaydan 1,5 ay önce çekildiği belirlenmişti.

Davanın iddianamesinde, Esen’in ölümüne ilişkin sanık Uygun’un “intihara teşvik etmek, intihar kararını kuvvetlendirme” ve “eziyet etme” suçlarından cezalandırılması isteniyor.