Dolar 36,5879
Euro 40,0086
Altın 3.432,15
BİST 10.438,33
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli 24°C
Az Bulutlu
Denizli
24°C
Az Bulutlu
Çar 24°C
Per 28°C
Cum 30°C
Cts 29°C

Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Sorg, Türkiye’nin Avrupa’nın güvenliği için belirleyici rol oynadığını söyledi: Güvenlikte kilit ortak

Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Sibylle Katharina Sorg, “yeni Avrupa güvenlik mimarisi” için kurulacak masada Türkiye’nin de olması gerektiğini söyledi. Sorg, vize serbestisi için uzlaşılan kriterlerden altısının henüz Türkiye tarafından karşılanmadığını açıkladı.

Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Sorg, Türkiye’nin Avrupa’nın güvenliği için belirleyici rol oynadığını söyledi: Güvenlikte kilit ortak
11 Mart 2025 04:37

Cumhuriyet’e özel açıklamalarda bulunan Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Sibylle Katharina Sorg, gündemde yerini koruyan “yeni Avrupa güvenlik mimarisi” için “Türkiye, uzun süredir Ukrayna’da barışın sağlanması için çaba gösteriyor ve Avrupa güvenliği açısından belirleyici bir rol oynuyor. Avrupa’daki güvenlik meseleleri söz konusu olduğunda, tüm tarafların seslerinin duyulması önemli. Buna Türkiye de dahildir ve Türkiye’nin de masada yer alması gerekiyor. Avrupa’nın güvenlik mimarisi Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısından bu yana paramparça olmuş durumda. Bu ancak birlikte yeniden inşa edilebilir” dedi. Sorg sorularımızı şöyle yanıtladı.

ADİL VE KALICI BARIŞ

– ABD’nin değişen tutumu göz önüne alındığında, Ukrayna’nın nasıl bir yol izleyebileceğini değerlendiriyorsunuz?

ABD ve Ukrayna temsilcilerinin daha fazla işbirliği için diyaloglarını sürdürmeleri yerinde ve doğru. Avrupalılar olarak buna tabii ki Türkiye’yi de dahil ediyorum, Ukrayna ve Avrupa’nın güvenliği için daha fazlasını yapmalı ve bunu bir an evvel gerçekleştirmeliyiz. Ukrayna, Almanya’nın desteğine güvenmeye devam edebilir. Ukrayna halkı üç yıldır Rus saldırılarına karşı özgürlüğünü cesurca savunuyor. Hiç kimse barışa Ukraynalılardan daha fazla özlem duymuyor. Adil ve kalıcı bir barış olmalı. Bu nedenle Ukrayna’nın katılımı olmadan kalıcı bir barış sağlanamaz. Avrupalıların ve Ukraynalıların dahil edilmediği göstermelik bir barış hiçbir şey kazandırmayacaktır.

ABD’YE DAHA AZ BAĞIMLILIK

– Avrupa Birliği (AB), ABD’den bağımsız bir güvenlik mimarisi nasıl inşa edebilir? Türkiye’nin Avrupa’nın olası yeni güvenlik yapılanmasındaki rolünü nasıl öngörüyorsunuz?

Güvenlik alanındaki yatırımlarımızı önemli ölçüde artırdık ve Almanya ile Avrupa’nın savunma kabiliyetlerine kararlı bir şekilde yatırım yapmaya devam ederek uzun vadede ABD’ye daha az bağımlı hale geleceğiz. Geçen hafta AB Komisyonu Başkanı von der Leyen savunma yeteneklerinin önemli ölçüde güçlendirilmesine yönelik önerilerini sundu. Buna 800 milyar Avroluk bir fonun harekete geçirilmesi planı da dahil. Almanya şansölyesinin de bulunduğu AB devlet ve hükümet başkanları da perşembe yapılan olağanüstü bir zirvede AB savunmasının güçlendirilmesi yönünde daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini açıkça ifade ettiler. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısının başlamasından hemen sonra, Şansölye Scholz bir “milat” ilan etti ve ordu için 100 milyar Avroluk özel bir kaynak ayırdı. Bakan Hakan Fidan haklı. Avrupa’nın güvenlik mimarisi Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısından bu yana paramparça. Bu ancak birlikte yeniden inşa edilebilir. Türkiye, güvenlik alanında bizim için kilit bir ortak. Sadece ikili düzeyde değil, aynı zamanda NATO ve AGİT’teki yakın işbirliğimiz açısından da. Türkiye, uzun süredir Ukrayna’da barışın sağlanması için çaba gösteriyor ve Avrupa güvenliği açısından belirleyici bir rol oynuyor. Avrupa’daki güvenlik meseleleri söz konusu olduğunda, tüm tarafların seslerinin duyulması önemli. Buna elbette Türkiye de dahil ve Türkiye’nin de masada yer alması gerekiyor. Bu nedenle Fidan’ın 3 Mart’ta Londra’daki Ukrayna konulu toplantıya katılması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AB Özel Zirvesi ardından AB temsilcileriyle video konferansına katılması çok önemli bir işaretti.

– Terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan’ın örgütün feshedilmesine yönelik yaptığı çağrının ardından, Almanya bu konuda açıklama yapan ilk ülkelerden biri oldu. Bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öcalan’ın PKK’ye yaptığı çağrı, on binlerce insanın hayatına mal olan terör ve misilleme sarmalını kırmak için tarihi bir fırsat sunmakta. PKK’nin bu çağrıya uyma niyetini beyan etmiş olması da önemli. Bu, kalıcı bir barışa ve Türkiye halkı için sürdürülebilir bir çözüme yönelik sadece ilk önemli adım.

‘KIRILGAN BİR AŞAMA’

– Türkiye’nin Suriye’deki meşru güvenlik kaygılarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Suriye’den, Türkiye de dahil diğer ülkelere yönelik bir tehdit oluşmamalı. Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, aralıkta Ankara’ya yaptığı ziyarette, bu hususu defalarca vurgulamıştır. Üçüncü ülkelerin müdahalesinin Suriye’nin istikrarını tehlikeye atabileceği uyarısını yaptı. Tüm yabancı aktörlerin şu anda, Suriye’nin bu kırılgan aşamasında istikrarı daha fazla tehlikeye atmamak için yapıcı bir rol oynamaları gerekmekte.

‘SDG DE DAHİL TÜM DİYALOG ORTAKLARIMIZLA GÖRÜŞÜYORUZ’

– Almanya, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile temas halinde mi?

Ülkenin toprak bütünlüğünün ve azınlıkların korunması gerektiği konusunda Türk ortaklarımızla hemfikiriz. Aynı zamanda Kürt güçleri de dahil olmak üzere tüm güçlerin yeni Suriye’ye entegre edilmesi hedefini Türkiye ile paylaşıyoruz. Bunu yaparken ilgili tüm tarafların güvenlik menfaatlerinin göz önünde bulundurulması ve Suriye’deki tüm grupların yeterli düzeyde katılımının sağlanması önemlidir. Bu konuyu SDG temsilcileri de dahil olmak üzere Suriye’deki tüm diyalog ortaklarımızla görüşüyoruz.

‘DIŞ POLİTİKADA DEVAMLILIK ŞART’

– Aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi oy oranını iki katına çıkararak ana muhalefet partisi haline gelirken Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) lideri Friedrich Merz seçimleri kazandı. Ülkede artan kutuplaşmanın ardındaki nedenler nelerdir?

Son federal seçimlerle karşılaştırıldığında, özellikle AfD ve Sol Parti (Die Linke) oylarını önemli ölçüde artırdı. AfD için bu durum, zaten uzun süredir yapılan tahminlerde öngörülmüştü. Sol Parti ise özellikle seçim kampanyasının son haftalarında genç seçmenleri ikna etmeyi başardı. Ancak, federal seçimlerden sonra her zamanki gibi gerçekleşen koalisyon görüşmelerinde bu iki parti herhangi bir rol oynamayacak. Şu anda, muhafazakâr CDU ve sosyal demokrat SPD, Merz’in şansölyeliğinde bir hükümet kurmak için müzakereler yürütüyor. Hükümetin kurulmasının birkaç hafta daha süreceği tahmin ediliyor. Almanya, 2005-2009 ve 2013- 2021 yılları arasında da böyle bir “büyük koalisyon” tarafından yönetilmişti. Bu nedenle, Almanya’nın dış politikasında devamlılığın büyük ölçüde korunması bekleniyor.

‘SURİYE’DE KORKUNÇ BİR ŞİDDET PATLAMASI YAŞANDI’

– Yeni Suriye yönetimi altındaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Suriye’de barışçıl bir gelecek kapsayıcı ulusal bir süreçle mümkün olabilir. Bunun yerine, geçtiğimiz günlerde birçok kişinin hayatını kaybettiği ve sivillerin öldürüldüğü korkunç bir şiddet patlaması yaşandı. Bu şiddeti kınıyoruz, derhal sona ermeli. İki şeyin yapılması gerekiyor. İlk olarak geçici hükümet bu tür saldırıları engellemeli, sorumlulardan hesap sormalı. İkinci olarak dışarıdan gelen istikrarsızlaştırma girişimleri son bulmalı çünkü ülkenin geleceği, hangi etnik kökenden, dinden veya cinsiyetten olursa olsun, tüm Suriyelilerin elinde olmalı.

‘HEDEF VİZESİZ ALMANYA’

– Türk vatandaşları uzun süredir Schengen vizesi alırken büyük zorluklarla karşılaşıyor ve Türkiye, sürekli olarak vize serbestisi talep ediyor. Bu sürecin duraksamasının ardındaki temel nedenler nelerdir?

Bence Türkiye’den Almanya’ya seyahat eden insanların artık vizeye ihtiyaç duymaması gerekir. Hedef bu olmalı. Bunu sağlayacak tek yol vize serbestisidir. Bu süreç ne Alman hükümetine ne de AB’ye takılıyor. AB içinde, vize serbestisi için yerine getirilmesi gereken net kriterler üzerinde uzlaştık. Ancak Türkiye bu kriterlerden altısını henüz karşılamadı. Bu, çözümün anahtarı olacaktır. Bu arada, vizeye olan yoğun talebe daha iyi yanıt verebilmek için işlemlerimizi sürekli olarak optimize ediyoruz. Ancak bu kadar yüksek başvuru sayısı karşısında tüm seyahat taleplerine hızlıca yanıt vermek zor olmaya devam edecek.

‘KESİNLİKLE KABUL EDİLEMEZ’

– Seçim sürecinde Elon Musk gibi isimler, Almanya’daki aşırı sağcı AfD’yi açıkça destekledi. ABD’li bazı aktörlerin AfD’ye verdiği desteği nasıl değerlendiriyorsunuz?

Demokrasiler, eleştirel görüşleri de hoşgörüyle karşılamak zorunda. Ancak yurtdışından seçimlere müdahale girişimleri kesinlikle kabul edilemez. Bu federal seçimlerde de benzer girişimler yaşandı. Özellikle Rusya, manipüle edilmiş videolar ve sahte haber siteleri yoluyla seçimi etkilemeye çalışıyor. Ancak ne seçim sonuçlarına ne de demokrasimize olan güven bu tür girişimlerle sarsılabilir. Musk’ın seçim kampanyası sırasında yaptığı bazı açıklamalar da kabul edilemez. Ancak bunlar, Rusya’nın örtülü müdahaleleriyle kıyaslanamaz, çünkü Rusya’nın amacı doğrudan toplumumuzu istikrarsızlaştırmaktır.

Şehrin nabzını tutan, en son gelişmeleri anında sizlere ulaştıran sesimiz olmaya devam ediyoruz. Denizli’nin sesi olan Denizlim Haber ile şehre dair herşeyi keşfedin. Takipte kalın en yeni haberlerle güncel kalın.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.