Depremin ikinci yıldönümünde saat 04:17’de zaman durdu, acılar tazelendi: Yaralar hâlâ sarılmadı Denizlim Haber
Deprem bölgesine il dışından getirilen bazı polisler “İki yıl geçmiş, her şey ortada. Üstümüzde üniforma olmasa çok daha fazlasını söyleriz ama herkesin sizin gibi düşündüğünü bilin yeter” ifadelerini kullanıyor.
Deprem bölgesinde geçen iki yılda yapılanlar ve yapılmayanlar, yurttaşa umutsuzluk ve sorun olarak döndü.
Yeniden, depremde en büyük yıkımı yaşayan Hatay’dayız. Her 6 Şubat yaklaştıkça kentin kasvetli ve hüznü daha da artıyor. Gelecek planlarının yerini gündelik hedeflerin aldığı Hatay’da halk yılgın, kırgın ve öfkeli.
Büyükşehirde yönetimin iktidar partisine geçmesi bir hareketlilik yaratsa da yapılması gereken ve yapılabilecek olan seviyeden hâlâ uzakta. Hatay devasa bir şantiyeye dönmüş durumda, toz bulutunun içerisinde insanların barınma, ulaşım, sağlık ve eğitim sorunu yaşıyor. Can güvenliği kaygısı devam ediyor.
ERKEN BAŞLAYAN GERİLİM
Deprem davalarındaki sürünceme, acılarla yüzleşme, sorunların çözülememesi umutsuzluğu artırıyor. “Biz bu şehri yeniden kuracağız” vurgusunun yerini “Sonucu ne olursa olsun biz kentimizi terk etmeyeceğiz” alıyor.
Öte yandan geçen yıl kısmen yapılan anma etkinliği kısıtlaması ve oluşan gerginlik bu yıl daha erken başladı, kısıtlı bir bölgeye 6 Şubat yıldönümü için hızlı asfaltlama ve peyzaj çalışmaları yapılınca.
‘NE GEREK VARDI?’
Yolların kapatılmasının yarattığı trafik keşmekeşi ayrı, yapılan hizmetin yurttaşı ikinci plana atması ayrı tepki çekti. Valiliğin anma etkinliği için yürüyüşe izin vermemesi ise bu hissiyatın üzerine tuz biber ekti. Yürümek isteyen yurttaşlarla polis arasında gerginlik çıktı. Oysa yurttaşlardan birinin tepkisi, Hatay Valiliği merkezli önlemlerin ne kadar gereksiz olduğunu ortaya koyuyordu: “Zaten hiçbir şey kalmamış, ne yapacağız sanki, kendimize mi saldıracağız? Yapacağımız yürümek, Asi Nehri’ne yitirdiklerimiz için çiçek bırakmak ve sonra mezarlıklara geçmek. Böyle bir günde bu tavra ne gerek vardı?”
‘ŞEFKATLİ BİR EL’
Başka bir algı yaratılmak istense de herkes Hatay gerçeğinin farkında. Öyle ki, 6 Şubat için il dışından getirilen polisler bile sohbet esnasında bir süre çekindikten sonra “İki yıl geçmiş, her şey ortada. Üstümüzde üniforma olmasa çok daha fazlasını söyleriz ama herkesin sizin gibi düşündüğünü bilin yeter” diyor. Hatay’ın yalnızca barınma, sağlık, eğitim, istihdam gibi sorunlarının çözümüne değil, kent dinamiklerini dikkate alan devletin şefkatli eline ihtiyacı var.
Kaynak: Cumhuriyet