Dijital şiddetkadın sağlığını tehdit ediyor
Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı, dijital şiddetin kadınlarda travma, kronik stres ve sosyal izolasyon gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını bildirdi
Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı (TAP Vakfı), dijital şiddetin kadınlarda travma, kronik stres ve sosyal izolasyon gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını belirleyerek sağlık çalışanlarını göreve çağırdı. Avrupa Birliği’nin finansal desteğiyle Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) tarafından yürütülen Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için Güçlü Sivil Alan Projesi’nin ikinci fazı kapsamında uygulanan “Şiddete Maruz Kalan Kadınlar İçin Sağlık Sistemi Mevzuatının Uygulama Adımlarıyla Güçlendirilmesi” projesi doğrultusunda hazırlanan çalışmada, dijital şiddetin hem fiziksel hem de ruhsal sağlık üzerindeki yıkıcı etkilere neden açtığı belirtildi.
Sağlık sistemine çağrı
TAP Vakfı, dijital şiddeti yalnızca çevrimiçi bir tehdit olarak değil, kadınların temel sağlık hakkı ile doğrudan ilişkili bir konu olarak ele alıyor. Vakıf, sağlık sisteminin diğer şiddet türlerinde olduğu gibi dijital şiddeti de erken tanıması, görünür kılması ve kadınları destek mekanizmalarına yönlendirmede aktif rol üstlenmesi gerektiğini belirtiyor. Bu kapsamda sağlık çalışanlarının kritik sorumlulukları şu şekilde sıralanıyor:
■ Kadınların dijital şiddet deneyimlerini güvenli, yargılayıcı olmayan ve onay temelli bir iletişimle dinlemek,
■ Risk değerlendirmesi yaparak şiddetin kısa ve uzun vadeli olası sağlık etkilerini gözetmek,
■ Kadınları tıbbi sosyal hizmet birimlerine, hukuki destek mekanizmalarına ve kadın örgütlerine yönlendirmek,
■ Dijital şiddetin bir şiddet türü olduğunu mesleki pratikte görünür hale getirmek.
TAP Vakfı uzmanları, dijital şiddetin kadınların beden bütünlüğü, güvenlik algısı ve ruh sağlığı üzerinde hem akut hem de kronik etkiler doğurduğunu belirterek; anksiyete, travma sonrası stres bozukluğu, uyku ve yeme sorunları, özgüven kaybı ve sosyal izolasyon gibi sonuçlara yol açabileceğini aktarıyor. Uzmanlara göre sağlık çalışanlarının farkındalık temelli, dayanışmacı ve bütüncül yaklaşımı; kadınların güvenli hizmetlere ve destek mekanizmalarına erişiminin anahtarı niteliğinde.

‘Yapısal eşitsizliklerden güç alıyor’
Proje Koordinatörü Ayşe Tek, dijital şiddetin münferit olaylar değil, yapısal eşitsizliklerden güç alan bir şiddet türü olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Sağlık sisteminin, kadınların deneyimini merkeze alan, erken tanıyan, güvenli alan yaratan ve güçlendiren bir yaklaşımla dönüşmesi büyük önem taşıyor.
UN Women ortaklığıyla yürüttüğümüz çalışmalarla, sağlık çalışanlarının bu dönüşümün aktif öznesi olmasını ve kadınların hak ettikleri bütüncül hizmete erişimini güçlendirmeyi hedefliyoruz.”

Sağlık sistemleri hayat kurtarır
UN Women Program Yöneticisi Ebru Ağduk, şiddete maruz kalan kadınlar için sağlık hizmetlerinin hayat kurtarıcı bir nitelik taşıdığını belirterek, toplumsal cinsiyete duyarlı, erişilebilir ve güvenli sağlık sistemlerinin hem iyileşmeyi desteklediğini hem de yeniden şiddete maruz kalma riskini azalttığını dile getirdi. Ağduk ayrıca sağlık sisteminin kayıt, yönlendirme ve kurumlar arası koordinasyon süreçleriyle şiddetin görünür hale gelmesine katkı sunduğunu, halk sağlığı temelli politikaların güçlendirilmesine zemin hazırladığını ifade etti.
Kaynak: Milliyet