Dolar 36,4798
Euro 38,2244
Altın 3.457,62
BİST 9.574,83
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli 8°C
Hafif Kar Yağışlı
Denizli
8°C
Hafif Kar Yağışlı
Sal 14°C
Çar 15°C
Per 14°C
Cum 17°C

Dürziler yeni Suriye’den ne bekliyor?

Dürzilerin Suriye’deki merkezi Suveyda şehrindeyiz. Suveyda halkı, 2023 Ağustos ile 2024 8 Aralık tarihleri arasında Kerame Meydanı’nda Devlet Başkanı Beşşar Esed’ın istifası, Baas hükümetinin devrilmesi, yönetim sisteminin değişmesi ve Suriye’nin merkezi yönetim sistemini bırakması taleplerinde bulunmuşlardı. Aslında, bu taleplerin son ikisi, Dürzi toplumunun yeni yönetimden ne istediği ile ilgili de birer işaret fişeği idi.

Dürziler yeni Suriye’den ne bekliyor?
24 Şubat 2025 13:22

Suriye’de Beşşar Esed rejiminin son dönemlerinde, ülkenin güneybatısındaki Suveyda şehrinde rejim aleyhtarı gösteriler rejimin düşmesine kadar sürmüştü. Protesto gösterileri dünyada bayağı yankı bulmuştu.

SUVEYDA YOLUNDA

Şam’daki otelimizden erkenden çıkacak ve 115 kilometre güneybatıdaki Suveyda şehrine erkenden ulaşıp, Yeni Şafak olarak bölgede çoğunluğu oluşturan Dürzilerin liderleri ve kanaat önderleri ile görüşüp, kendilerinin yeni yönetimle ilgili düşünce ve beklentilerini soracaktık. Aynı gün içerisinde de dönmeyi düşünüyorduk.

İSRAİL SALDIRILARI

İsrail’in Suriye’nin genelinde olduğu gibi bu güzergahta da hava saldırıları şeklinde terör eylemlerinden dolayı biraz da endişeliydik. Erkenden gidip, güvenlik endişesi ile karanlığa kalmadan dönmek istiyorduk.

Şam trafiğinden çıkmamız biraz vakit aldı. Otobanın Suveyda çıkışında başka bir engelle karşılaştık. Katar Emiri ülkeyi ziyarete gelmişti ve havaalanı yolu üzerindeki bu çıkış trafiğe kapatılmıştı. Ellerinde Kaleşnikoflu sahadan geldiği anlaşılan güvenlik güçleri diğer yönde ilerlememizi istediler. Alternatif bir yola girecektik ve yolumuz, varış vaktimiz biraz uzayacaktı. Dolayısıyla geri dönüşümüz de.

DEĞİŞİK TOPOĞRAFYA

Şam’dan çıktıktan sonra trafik rahatladı, hatta ıssızlaşmaya başladı. Yolun iki tarafında da geniş boş alanlar vardı. Yerleşim alanları nadiren göze çarpıyordu. Bizim Orta Anadolu’nun topoğrafyasına benzer bir durum vardı. Zaten Suriye’nin kuzeyinden güneyine indikçe flora değişmiş zeytin ve fıstık ağaçlarıyla bezeli topraklar boşalmaya başlamıştı. Suveyda yolu iki tarafında ise tek tük ağaç göze çarpıyor, kış mevsimi bizi yanıltmasın ama sanki araziler de ekilen araziler değildi.

Bir ara, aynen bizim Diyarbakır-Mardin arasındaki taşlı araziler gibi her tarafa yayılmış taşlı araziler başladı.

SURİYE’NİN MEYVE DEPOSU

Suveyda Suriye’nin 14 vilayetinden birisi. Bin metrenin biraz üzerinde bir rakıma sahip şehrin nüfusu 120 bin civarında. Halkının çoğunluğu Dürzi inancına sahip. Yani Dürzilerin Suriye’deki kalesi konumunda. Ayrıca Suriye’nin bir meyve deposu konumunda.

Şehrin girişinde düzenli ve temiz bir görüntü var. Diğer dikkat çeken husus ise bizim geçtiğimiz yerlerde, Suriye’nin diğer birçok bölgesinde gördüğümüz yaygın yıkıntıdan bir eser olmaması. Muhtemelen Esed’in cepheyi genişletmeme stratejisinin bir parçası olarak buralar vurulmamış.

Şehrin sokakları da cıvıl cıvıl. Aynen Şam gibi burada da bir devrim yaşanmış havası gözükmüyor. Sosyal hayat olduğu gibi akıyor, bir müdahale söz konusu olmamış.

KERAME MEYDANI

Burada kendilerini Muvahhid olarak isimlendiren Dürzilerin, kendi tabiriyle ve röportajı bitirdikten sonra “Bir yanlışlık olmasın titrimi Muvahhidlerin Ruhani Lideri” olarak yazın vurgusu yapan Şeyh Hikmet El Hicri ile görüşeceğiz ve bizi ona götürecek gazeteci meslektaşımızla Kerame Meydanında buluşacağız.

PROTESTOLAR

Kerame Meydanı Ağustos 2023 ile 8 Aralık 2024 tarihleri arasında Beşşar Esed’ın totaliter yönetimi, ekonomik kriz, yolsuzluk, yüksek enflasyon ve devlet baskısı karşıtı yoğun protesto gösterilerine sahne olmuştu.

Protestocular, Devlet Başkanı Beşşar Esed’ın istifası, BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararının uygulanması, Baas hükümetinin devrilmesi, yönetim sisteminin değişmesi ve Suriye’nin merkezi yönetim sistemini bırakması ya da federalleştirilmesi taleplerinden bulunmuşlardı. Aslında, bu taleplerin son ikisi, Dürzi toplumunun yeni yönetimden ne istediği ile ilgili de birer işaret fişeği idi.

SAMİMİ KARŞILAMA

Suveyda’lı meslektaşımızla Kerame Meydanında buluştuktan sonra Şeyh Hikmet ile buluşmak üzere şehrin dış mahallerinden birinde bir malikâneye gidiyoruz. Şeyh bizi sıcak bir şekilde karşılıyor, röportaj için başka bir salona geçiyoruz.

Röportajda önemli mesajlar veren Muvahhidlerin Ruhani Lideri Hikmet el-Hicri yeni yönetimi desteklemekle birlikte, aba altından sopa göstermekten çekinmiyordu ve bizim aracılığımızla da Türkiye’ye ince bir mesaj yolluyordu. Bu da çoğunluğu oluşturan Sünniler dışındaki dini ve mezhebi oluşumların, nüfus olarak fazla olmasa da beklentilerinin ne kadar yüksek ve çeşitli olduğuna işaret ediyordu.

Röportajımızı gerçekleştirdikten sonra yeniden Şam’a dönmek için yola çıktık. Ertesi gün Emevi Camisinde Cuma namazı kılacaktık.

TÜRKİYE’YE GÜVENİMİZ TAM

Beşşar Esed’in devrilmesi sonrasında kendilerini Muvahhid olarak adlandıran Dürzilerin Suriye’nin geleceği için ne düşündüklerini anlamak üzere Dürzilerin çoğunlukta olduğu güneybatı vilayeti Suveyda şehrine gittik. Suveyda şehrinde Dürzi Muvahhid Topluluğu manevi lideri Hikmet El Hicri ile malikanesinde görüştük.

ZAFER TÜM SURİYELİLERİN

El-Hicri, devrimi gerçekleştiren, farklı kesimleri ve renkleri ile tüm Suriye halkı olduğunu ifade ederken, Suriye’yi 60 yıla ulaşan zorba yönetimden kurtaranın da zafere ulaştıranın da yine farklı renkleriyle tüm Suriye halkı olduğunu düşünüyor ve içeride-dışarıda bu sonuca ulaşmak için çaba sarf eden herkese teşekkür ediyor. El Hicri diğer taraftan, ‘adil olmak ve tarih önünde doğru şahitlik yapmak için bu özgürlüğün kazanılmasında emeği geçenlerin tüm renkleri ile Suriyeliler olduğunu kabul etmek gerekir’ diyor.

BEKLENTİLER

Yeni yönetimden beklentileri ile ilgili soruya ‘Kesin bir şey söylemek için çok erken’ diyen El-Hicri henüz birçok konunun netleşmediğini, yine de yönetimden güzel icraatlar beklediklerini söylerken, Suriye’nin farklı grupları olarak bu sürecin içinde yer aldıklarını ve destek vermeye devam ettiklerini söylüyor.

VATANDAŞLARININ HAKLARINI KORUYAN BİR DEVLET

Farklılıkları bir güzellik olarak değerlendiren Dürzi lider, bütün Suriye’nin istikrarlı bir devlet olması konusunda hemfikir olduğunu düşünüyor ve ekliyor “Artık adaletin, hukukun ve vatandaşlarının haklarını koruyan bir devlet kurulmalıdır.”

El Hicri devrimci ya da direnişçi söylemlerle değil, mantıklı bir yaklaşım ile hareket etmenin gereğine işaret ederken, Suriyeliler olarak tarih boyunca yaşanan deneyimlerden ders aldık diyor ve yeni bir devlet inşa ederken bu tecrübelerin kullanılmasını tavsiye ediyor.

TEKEL OLMAMALI

Şu ana kadar ki sürecin kendisine durağan gözüktüğünü savunan El Hicri yönetimin belirli kesimlerin tekelinde olmasının ne Suriye halkına ne de bölgesel barışa fayda sağlamayacağı uyarısında bulunuyor.

İŞ BİRLİĞİ GÖRMÜYORUZ

Geçiş sürecinin başarılı olması için el uzattıklarını belirten El Hicri karşı taraftan bir iş birliği göremedikleri siteminde bulunurken, başından beri Suriye içinde ciddi bir diyalog sürecinin başlaması beklentisinde olduklarını ifade ediyor.

SURİYE’NİN DESTEĞE İHTİYACI VAR

Türkiye’nin süreci yakından çok yakından takip ettiğine dikkat çeken Dürzilerin Manevi lideri Türkiye yönetimine tam anlamıyla güvendiklerini, iki tarafın iyiliğine olacak meselelerde Türkiye hükümetinin ilgili taraf olması için sürekli iletişim halinde olduklarına, Erdoğan yönetimiyle doğrudan iletişim kurabildiklerine vurgu yapıyor ve Suriye’nin her zamankinden daha fazla desteğe ihtiyacı olduğuna dikkat çekiyor.

SİVİL DEVLET TALEBİ

Suriye’nin geleceğinin demokratik bir anayasa çerçevesinde şekillenmesi gerektiğini söyleyen El Hicri Suriye halkının hukukun üstünlüğüne dayalı sivil bir devlet kurulmasını istediğini öne sürüyor ve kendilerinin de sürekli olarak demokratik ve kalıcı bir devlet modeline vurgu yaptıklarını iletiyor.

TÜRKİYE SÜRECE OLUMLU KATKILAR SUNMALIDIR

Dürzi lider Dünya genelinde birçok ülkeyle temas halinde olduklarına dikkat çekerken, Türkiye ile kurdukları ilişkide daha fazla güven hissettiklerini Türkiye’nin süreci ciddiyetle ele aldığını düşündüklerini ve bu hassas dönemde Türkiye yönetiminin sürece olumlu katkılar sunmasını umut etiklerini dillendiriyor. Ayrıca, Türkiye devletine ve halkına Suriyelilere gösterdikleri misafirperverlik için en içten selamlarını iletiyor.

İSRAİL İŞGALİ

İsrail’in Esed’in devrilme sürecinde 400 kilometrekarelik Suriye toprağını işgal etmesini değerlendirmesini istediğimizde El Hicri, ‘doğru yönetim her zaman iyi sonuçlar verir.’ derken ülkede yönetim konusunda hâlâ birtakım sorunlar olduğunu savunuyor ve güçlü yönetim olmazsa, bugün 400 kilometrekareyi işgal eden bir gücün, yarın tüm ülkeyi ele geçirebileceği uyarısında bulunuyor ve ‘güçlü bir hükümet varsa, hiçbir dış güç ülkeye müdahale edemez, güçlü bir hükümet ise ancak Suriye’nin tüm yetkin temsilcilerinin katılımıyla düzenlenecek bir ulusal konferans ve Suriyelilerin ortak diyaloğu ile oluşturulabilir.’ diyor.

REJİM SONRASI HASSAS SÜREÇ

Halkından kopuk Esed rejimini emperyalist bir proje olarak gören El Hicri, bu yüzden eski rejimin çökmesinin kaçınılmaz olduğuna vurgu yaparken, rejimin çöküşü kadar, sonrasının da büyük bir hassasiyet gerektirdiğini söylüyor ve sürecin çöken rejimin varlığından daha az tehlikeli olmadığı uyarısında bulunuyor.

İsrail medyasında çıkan Suriyeli Dürzilerin İsrail’e bağlanmasını destekleri iddiasıyla ilgili Suriyeli Dürzilerin Ruhani Lideri Hikmet El Hicri inançlarına göre vatanın alternatifi olmadığını, Suriye halkı olarak ülkelerini koruyacak güçlü bir yönetim istediklerini, bazılarının daha iyi yaşam talebinde bulunabileceklerini ancak bunun egemenliklerinden taviz vermek anlamına gelmediğini söylüyor.

El Hicri röportajın sonunda Suriye krizinin hâlâ çözülmemiş olduğunu savunurken, sorunun uluslararası bir çözüme ihtiyaç duyduğunu dillendiriyor, konunun bölgesel ve küresel ölçekte ele alınması gerektiğini düşünüyor, ancak Suriyelilerin iradesini yok sayarak dış müdahalelerle bir çözüm dayatılmaması gerektiğine vurgu yapıyor.

Levant tarihinin şekillenmesinde kritik öneme sahipler

Dürziler Suriye, Ürdün, Lübnan ve Filistin’den oluşan Levant bölgesindeki en büyük dini azınlıklardan biridir ve 800.000 ile bir milyon arasında inananı vardır. Bunlar esas olarak Lübnan, Suriye ve İsrail’de bulunurken, Ürdün’de daha küçük topluluklar vardır.

Lübnan nüfusunun %5,5’ini, Suriye’nin %3’ünü ve İsrail’in %1,6’sını oluştururlar. En eski ve en yoğun nüfuslu Dürzi toplulukları Lübnan Dağı’nda ve Suriye’nin güneyinde Cebelud Düruz (Dürzi Dağı) civarında bulunur.

Dürzi topluluğu, Levant tarihinin şekillenmesinde kritik derecede önemli bir rol oynamıştır ve burada önemli bir siyasi rol oynamaya devam etmektedir.

Dürziler Arapça dilini ve kültürünü kimliklerinin ayrılmaz bir parçası olarak korurlar ve birincil dilleri Arapçadır.

Şehrin nabzını tutan, en son gelişmeleri anında sizlere ulaştıran sesimiz olmaya devam ediyoruz. Denizli’nin sesi olan Denizlim Haber ile şehre dair herşeyi keşfedin. Takipte kalın en yeni haberlerle güncel kalın.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.