Genetik mühendislikte çığır açan gelişme: ‘Yünlü fare’ üretildi

Bilim insanları, nesli tükenen yünlü mamutu geri getirme çalışmalarının bir parçası olarak genetik mühendislikle “yünlü fare” üretmeyi başardı.

ABD merkezli biyoteknoloji şirketi Colossal Biosciences, 2021 yılında yünlü mamut ve dodo kuşunu yeniden canlandırma planlarını duyurarak büyük yankı uyandırmıştı. Şirket, soyu tükenmiş hayvanların temel genetik özelliklerini belirleyerek, bu özellikleri modern türlere aktarmayı hedefliyor.

Şirketin yürüttüğü son araştırmada, fare embriyolarında yedi farklı gen düzenlenerek uzun, kalın ve yünlü tüylere sahip bir kemirgen üretildi. Araştırmacılar, bu fareye “devasa yünlü fare” adını verdi.

Ayrıca, genetik değişikliklerin sadece tüy yapısını değil, farelerin yağ metabolizmasını da hızlandırdığı belirtildi. Bunun, soğuk hava koşullarına dayanıklılığı artırabilecek bir özellik olduğu ifade edildi.

Colossal Biosciences’ın baş bilim insanı Beth Shapiro, “Bu genetik varyasyonların bazıları doğal olarak yaşayan farelerde de mevcut. Biz tüm bu özellikleri tek bir farede birleştirdik” dedi.

SIRADAKİ HEDEF NE?

Bilim insanları, fareler üzerindeki deneylerin başarılı olup olmadığını doğruladıktan sonra Asya fillerine genetik müdahalede bulunmayı planlıyor.

Yünlü mamutların yaşayan en yakın akrabası olan Asya fillerine, soğuğa dayanıklılık sağlayan bu genetik özelliklerin aktarılması hedefleniyor. Ancak uzmanlar, Asya fillerinin nesli tükenmekte olan bir tür olması nedeniyle bu sürecin etik ve yasal yönleri üzerinde dikkatle durulması gerektiğini belirtiyor.

Bilim dünyasında bazı uzmanlar, bu tür genetik müdahalelerin nesli tükenmiş türleri geri getirmekten çok, mevcut ekosistemlere zarar verebileceği konusunda uyarıyor.

Buffalo Üniversitesi’nden biyolog Vincent Lynch, genetik mühendislikle üretilen yünlü fareyi “teknolojik açıdan etkileyici” olarak değerlendirse de bu tür projelerin uzun vadeli sonuçlarının iyi analiz edilmesi gerektiğini vurguladı.

Colossal Biosciences, genetik mühendislikle nesli tükenen türleri geri getirme çalışmalarının doğal yaşamı koruma projelerine de katkı sağlayacağını savunuyor.