İtalyan hükümeti Brüksel’deki makarna soslarına neden savaş açtı?
İtalya’da geleneksel İtalyan mutfağının koruyuculuğunu üstlendiğini söyleyen sağ koalisyon hükümeti, “Gıda Egemenliği” bakanlığı da kurmuştu.
İtalya’da geleneksel İtalyan mutfağının koruyuculuğunu üstlendiğini söyleyen sağ koalisyon hükümeti, “Gıda Egemenliği” bakanlığı da kurmuştu.
Bu bakanlık şimdi uluslararası bir ‘makarna sosu skandalı’ sonrası yeni bir yasal düzenleme yapmaya hazırlanıyor.
Kendisini “ulusal egemenlikçi” olarak tanımlayan İtalya’nın Kardeşleri (FdI) partisi liderliğindeki koalisyon hükümeti 2022’de kurulduğunda bazı bakanlıkların isimlerini de bu çizgide değiştirmişti.
Bunlar arasında Made in Italy ve Gıda Egemenliği Bakanlığı gibi isimler yer alıyor.
Gıda Egemenliği’nden sorumlu Bakan Lollobrigida, İtalyan mutfağının ve İtalyan ürünlerinin uluslararası alanda savunulmasını öncelikleri arasında sayıyor.
Halen, İtalyan mutfağının UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne girmesi için kampanya yürütülüyor.
Hükümet, “Italian sounding” (kulağa İtalyanmış gibi gelen) diye adlandırdıkları, uluslararası pazarda İtalya orijinliymiş gibi satılan ürünlerle de mücadeleye çalışıyor.
Bakanlığı harekete geçiren “skandalın” gerekçeleri arasında, bu soslardan biri olan carbonara’nın gelenekselleşmiş tarifindeki domuz yanağı jambonu “guanciale” yerine karın bölgesinden yapılan “pancetta” ile hazırlanmış olması.
Bakan geçen hafta sosyal medyadan yaptığı duyuruda, “Bunları Avrupa Parlamentosu süpermarketinin raflarında görmek kabul edilemez. Acil bir soruşturma talep ettim” dedi.
Başbakan Giorgia Meloni’nin partisi İtalya’nın Kardeşleri’ne mensup olan Bakan Lollobrigida’nın bu açıklaması sonrası, iktidar partisinin AP delegasyonu, Parlamento Başkanı Roberta Metsola’ya bir mektup yazdı.
Mektupta, süpermarketin satışa sunduğu sosların isimleri ve İtalyan bayrağı resmiyle ilgili şikayette bulunuldu.
Belçikalı market zinciri Delhaize ise ürünlerinin mevcut yasal düzenlemelere uygun olduğunu savunuyor.
İtalyan Bakan’ın Salı günü yaptığı paylaşım sonrası uluslararası basında yer alan bazı haberlerde, ürünlerin AP içindeki market raflarından indirildiği iddia edildi.
Ancak Perşembe günü itibariyle Brüksel’deki çeşitli Delhaize şubelerinde bu soslar hala raflardaydı.
Market yönetiminden Belçika’da yayımlanan HLN gazetesine yapılan açıklamada, “Delhaize’nin kendi markalı bazı makarna soslarına yönelik tepki ve medya ilgisi bizi biraz şaşırttı” denildi.
Şirket sözcüsü, İtalyan Bakan’ın tepkisi üzerine bir denetim yapıldığını ve “Hem isim hem de ambalajların yürürlükteki mevzuata tamamen uygun” olduğunun belirlendiğini söyledi.
Kavanozlarda sosun İtalya’da yapıldığının iddia edilmediği, yalnızca içeriğindeki bazı malzemelerin İtalya’dan geldiğinin belirtildiği ve bu yüzden İtalya bayrağının kullanıldığı belirtildi.
Ancak İtalyan tarafı, mevzunun peşini bırakmayacakları sinyalini veriyor.
Bakan Lollobrigida 20-21 Kasım’da Roma’da yapılan İtalyan Çiftçiler Meclisi toplantısına katıldı ve burada üreticilere söz verdi:
“Tarım-gıda sistemimizi korumak için, kulağa İtalyan gibi gelen ürünlerle daha sert bir şekilde mücadele etmemizi sağlayacak bir yasa hazırlayacağız.”
‘Sahte İtalyan ürünler 120 milyar euro kaybettiriyor’
Ulusal ziraatçılar derneği Coldiretti de, kulağa İtalyan gibi gelen gıda ürünlerinin ülke ekonomisine yılda 120 milyar euro kaybettirdiğini iddia ediyor.
Coldiretti, “Avrupa Parlamentosu’ndaki süpermarketinin raflarında carbonara’dan arrabbiata’ya kadar en ünlü İtalyan spesiyalitelerinden bazılarını anımsatan bir dizi sos bulunmasını” kınadı.
Coldiretti açıklamasına göre carbonara ve arrabbiata sosları, yurt dışında en çok “yanlış taklit edilen” tariflerden.
Bu “yanlış” tarifler arasında, İtalya’da yumurta, guanciale ve koyun peyniriyle yapılan carbonaraya Belçika’da krema katılması, Anglo-Sakson ülkelerinde bacon, ABD’de ise yanlış peynir türü kullanılması sayılıyor.
İtalya’da dönem dönem geleneksel tariflerin “yanlış” sunulmasıyla ilgili tartışmalar alevlense de bazı uzmanlar bu “geleneklerin” esasında oldukça yakın bir geçmişte “icat edildiğini” vurguluyor.
Örneğin son günlerin tartışma başlığı carbonara’nın 2. Dünya Savaşı’nda İtalya’ya gelen Amerikan askerlerinin kumanyalarındaki bacon ve yumurtayı makarna ile birleştirmesiyle oluştuğu savunuluyor.
“İtalyan Mutfağı Yoktur” isimli bir kitap da yazan yemek tarihi uzmanı Doçent Alberto Grandi de, 2023’te haber sitesi Il Post’ta yayımlanan makalesinde bugünkü tartışmalara da ışık tutabilecek şu yorumu yapıyordu:
“Sorun, carbonara’nın guanciale mi yoksa pancetta mı içermesi gerektiği değil.
Asıl sorun, Parma çevresindeki bir avuç peynir üreticisini ve Trastevere’deki (Roma’nın bir mahallesi) birkaç restoran işletmecisini ilgilendirebilecek bu konuların, 21. yüzyıl İtalya’sının en güçlü kimlik özelliği haline nasıl geldiğini anlamak.”

Kaynak: Haberler