Dolar 35,7728
Euro 37,4162
Altın 3.202,51
BİST 10.111,39
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli 16°C
Parçalı Bulutlu
Denizli
16°C
Parçalı Bulutlu
Cum 16°C
Cts 17°C
Paz 16°C
Pts 12°C

İYİ Parti’li Erhan Usta, AKP’nin Türk ekonomisini getirdiği noktayı ve sorunları sıraladı: İktidara güven yok

Erhan Usta, AKP’nin iktidarda 23 yılı heba ettiğini, artık bu ülkeye vereceği bir şey olmadığını söyledi. Usta, kadrosu kalmayan iktidara güvenin de kaybolduğunu vurguladı.

İYİ Parti’li Erhan Usta, AKP’nin Türk ekonomisini getirdiği noktayı ve sorunları sıraladı: İktidara güven yok
29 Ocak 2025 20:19

İYİ Parti’nin ekonomiden sorumlu genel başkan yardımcısı Erhan Usta, 23 yılın ardından AKP iktidarının ekonomide yeni rahatlama dönemi oluşturamayacağını vurguladı. Türkiye’de artık mülkiyet güvencesi kalmadığını, yabancı yatırımcıları bırakın yerli yatırımcıların dışarıya kaçtığının açık olduğunu belirten Usta, “İktidara güven kalmadı. İktidarın başaracak kadrosu yok, Şimşek’i bile zor ikna ettiler bakan olmaya. AKP 23 yılı heba etti, 620 milyar doları heba etti. Bu yabancı kaynak, inşaat rantına yandaşa gitti” dedi.

Usta’nın Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmeler şöyle:

– Ekonominin mevcut durumu nasıl?

Türkiye yüksek kamu açığı veriyor. Bütçe açığı 2024 için 2.1 trilyon lira. Milli gelirin yüzde 4.8’i kadar. Şimşek tasarruf yapacağız dedi, olmadığını gördük. Harcamalarda bütçe ödeneklerinin üzerine çıkmış bir kamu var. Şimşek ÖTV ve KDV oranlarında ciddi artışa gitti. Bunlar dolaylı vergiler ve çok adaletsiz. Ama kazanç üzerinden alınan vergilerde beklenilen bir artış olmadı. Bunlara depremin getirdiği bir harcama yükü doğdu onu görmek gerekiyor.

Türkiye 4.5 ay cari fazla verdi. Ama son ay tekrar cari açık verdi. Türkiye bir miktar daha büyümeye başladığında, altın gibi bazı kısıtlamaları kaldırdığınızda yeniden yüksek cari açıklara koşacak. Çünkü cari fazla verebilmek için sanayi, tarımda üretim yapınızı değiştirmeniz, tasarrufları artırmanız lazım.

‘ŞİMŞEK ÇOK ACIMASIZ’

– Tasarruf ve maliye politikalarında bir vurdumduymazlık yok mu?

Bir program uygulanıyor, yük adaletli dağıtılmıyor. Şimşek çok acımasız. Program sürdürülebilir, enflasyonu düşürmekten uzak. Harcamaları kısamıyorsunuz çünkü orada konfor alanı var. Yandaşa aktardığı paralar var, kamu özel işbirliğinden vazgeçmek istemiyor. Faiz giderleri sonuç, vazgeçmek istersiniz ama vazgeçemiyorsunuz. Hükümet emeklinin, memurun, işçinin üzerine, buralardan tasarruf etmeye, kısıntı yapmaya odaklı program uyguluyor.

Şimşek’in kavrayamadığı şu: Dar ve sabit gelirli kesimde; çiftçi, esnaf, emekli, işçi ve memurda uzun süredir bir sıkıntı var. Geçmişte böyle değildi. Bir kriz yaşanıyordu, herkesin üzerine yüklenilip çıkılıyordu. Şimdi uzun süredir var. Bu kesim barınma, gıda krizi yaşadı. En düşük emekli maaşı açlık sınırının neredeyse yarısı. Bunların üzerine program, ülke yaşanmaz hale geliyor.

– İktidara yakın “zombi firmaların” bir an önce büyük faiz indirilmesi isteği Şimşek için bir sorun olur mu?

Şimşek’in en büyük korkusu iktidar ve destekçileri sabırlı olmaz mı. TÜİK rakamlarıyla enflasyonun yüzde 85’lere ulaştığı dönemde bir kesim insan yüzde 8-10 faizle krediye ulaştı. Bunlar iktidara yakın kesimler. Ciddi servet transferi oldu Türkiye’de. Toplumdan alınan bu kaynaklar oralara gitti. Onlar yüksek enflasyondan memnunlar. Sıfır faizle parayı alıyorsun, öderken bir yılda yarı değerini yitirmiş oluyor. Bunlar o ortamı her zaman istiyorlar.

‘DEVASA HARCAMALAR DENETİMSİZ’ 

– Enflasyonla ilgili sorun nerede?

Para politikası tamam. Ancak kamu harcamalarını düşüremedi veya izin vermediler. Bazı alanlara hiç dokunmuyor. Kamu özel işbirliği projelerinde 200 milyar lira harcama var. Buralarda mutlak suretle iyileştirme yapılmalı. Kamudaki büyük harcamalarına dokunamıyor. Dokunamayınca gitti vergiye yüklendi. Vergi de adaletsiz, çünkü dolaylı vergi. Gelir vergisinin bir çalışması sızdırıldı. Orada yazan bizim de katıldığımız meseleler vardı. Hiçbirinin üzerine gidilmesine izin verilmedi. Kim müdahale etti bilmiyoruz. Örneğin limanların vergilendirilmesi komisyonda çıkarıldı. Bir kesim var o kadar güçlü ki iktidara yakın çevreler. Ya kanun teklifine koydurmuyorlar ya da kimse savunmamasına rağmen komisyonda çıkarıyorlar. Şimşek para politikasında faizi artırdı. Bir ihtiyaçtı. Ama maliye politikası tarafından bir kısma hiç dokundurulmadı. Hükümet kurulalı 1.5 yıldan fazla oldu bir yapısal reform gündeme gelmedi. Örneğin kamu ihale yasası.

– AKP bu yasayı değiştirebilir mi?

Kamu ihale yasası üzerinden ciddi yatırım problemleriniz var. Türkiye yolsuzluk algı endeksinde 115. sıralara geldi. Bu dünya için yapılan çalışmalarda görünüyor. Sayıştay’la ilgili hiçbir çalışma yapmıyorsunuz. Bugün kamu harcamalarının dış denetimi yapılmıyor. Dünya kadar harcama var, denetlenmesi yok. Teftiş kurumları çalıştırılmıyor. 2023’te iç denetim mekanizması geldi. Orası da ölü doğdu, işlemiyor. Denetimi sevmeyen, yapmak istemeyen bir devlet var. Bunlar Şimşek’in bilmediği alanlar değil. Ama buraya dokundurmuyorlar.

– Ekonominin “hukuk sorunu” nedir?

‘BUNDAN SONRA AKP YAPAMAZ’

– Türkiye’nin bu sorunlarını çözmek çok mu zor?

Çok kolay meseleler değil ama 23 yıllık tek başına bir iktidarın çözebileceği meseleler. Eğitimi, işgücünün verimliliği nde makro göstergeleri de çözebilirsiniz. Belki başlangıçta vardı ama hükümet iyi niyetini, ekibini kaybetti. Küresel endekslere bakın, çok ciddi yolsuzluk oldu. Yolsuzluk algı endeksinde 62 basamak geriliyor Türkiye. Bu aşamadan sonra bu hükümete içeride, dışarıda kimse inanmaz. Sicili bozuk. Rekabet endeksinde 617’ye, mutluluk endeksinde 98’e, finans merkezi endeksinde 104’e gerilemişiz. Ki Türkiye’yi finans merkezi yapacağız diyorlar. İnsani özgürlük endeksi 128’e, ekonomik özgürlük endeksinde 138’e, basın özgürlüğü endeksinde 154’e düşmüşüz. Bunları düzeltmeden ekonomiyi düzeltemezsiniz. Her şeyi bozdular, güven kayboldu ve asla yapamaz. Bu işi yapacak ekibi de yok. Zar zor Şimşek’i ikna edip bakan yaptılar.

– 23 yıl sonra AKP ekonomiyi düzeltebilir mi?

Bundan sonra AKP’nin bu ülkeye vereceği bir şey yok. Bu hükümet geldiğinde OECD sınıflandırmasına göre yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payı yüzde 6.2 idi, şu anda 3.8. Düşüş var. Yüksek teknoloji üretemiyoruz, 23 yıl heba edildi. 22 yılda 620 milyar dolar AKP cari açık verdi. Kaynakların taşa toprağa, inşaata, 20 yıl sonra ihtiyaç olacak altyapıya, AVM’lere değil de fabrikalara dönüşmesi, üretime dönüşmesi gerekirdi. 10. Kalkınma Planı bunu içerir. Bunu yapmadı. Parayı taşa toprağa gömünce iktidara yakın kesim için rant oluşturuldu, siyaset buradan finanse edildi. İktidara yakın kişilerin iktisadi varlıkları arttı.

– Türkiye bir değişimin eşiğinde mi o zaman?

Daha fazla gitmesi mümkün değil, değişecek inşallah. Bundan sonra AKP niye düzeltemez? Çünkü kurum kalmadı Türkiye’de. DPT, Hesap uzmanları Kurulu, Maliye Teftiş Kurulu yok. Birçoğu günün şartlarna göre yeniden kurulmalı. Türkiye bakış açısını kaybetti. Parlamentosu yok, yargının ne hale geldiği belli. Kurumların olmadığı yerde devlet aklı olmaz. Devletin aklını bana göre kişiler değil, kurumlar temsil eder.

‘DEPREMİ FIRSATA ÇEVİRDİ’

Sanki enflasyonu yaratanlarla değil, dar gelirliyle mücadele ediliyor gibi…

Bakıyoruz, yatırım ithalatı düşüyor, lüks mal ithalatı artıyor. Yüzde 80’lik kesimden alındı, yüzde 20’lik kesime kaydı. Lüks lokantalar bu yüzden dolu. Yapılması gereken enflasyonun bedelini bu kesime ödetmek. Pandemide bazı sektörlerde aşırı gelir oluşmasını Şimşek’in görmemesi mümkün mü? İşte acımasızlığı burada oldu. epremi de fırsata çevirdi. eprem harcamaları geçici harcamalardır. Ama kalıcı vergiler konuldu. Ve hep dolaylı vergiler oldu. Emeklinin de zenginin de ödediği vergiler oldu. ar gelirlinin hem geliri baskılanıyor hem gelirinden daha fazlası vergiye gidiyor. Türkiye’de asgari ücret enflasyonun üzerinde artırıldığını ve aynı zamanda enflasyonunun düştüğünü gördük. Talep yönüyle enflasyon varsa o servet transferi yaptığınız refah düzeyi yüksek kesimin harcamalarından kaynaklanıyor.

www.denizlimhaber.com.tr

ETİKETLER: , , , ,
Şehrin nabzını tutan, en son gelişmeleri anında sizlere ulaştıran sesimiz olmaya devam ediyoruz. Denizli’nin sesi olan Denizlim Haber ile şehre dair herşeyi keşfedin. Takipte kalın en yeni haberlerle güncel kalın.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.