İZDENİZ’den ‘kirli suların deşarj edildiği’ iddialarına yanıt
İzmir Büyükşehir Belediyesi İZDENİZ Yönetim Kurulu Başkanı Işıkhan Güler, İzmir Körfezi’nin Konak İskele tarafında kirli su deşarjının olduğu iddialarına analiz sonuçlarıyla yanıt verdi. Bir gün önce yapılan analiz sonuçlarını paylaşan Güler, “Denize akıtılan suyun kalitesi, kirli ya da atık su kalitesi değil. Yağmur suyundan kaynaklanan kalite. Yapılan analizin sonucundaki parametrelerin hepsi içme suyu seviyesine yakın. Temiz ölçekli. Kirletici bir unsur yok” dedi.
İZDENİZ Yönetim Kurulu Başkanı Kıyı ve Deniz Uzmanı Işıkhan Güler, İzmir Körfezi’nin Konak İskele tarafında kirli su deşarjının olduğu, deşarj sonrası suyun bir bölümünde renk değişimi yaşandığı iddialarına ilişkin açıklama yaptı.
Körfez’e akan suların Merkez Bankası Yağmur suyu Deşarj Hattı Pompa İstasyonu’ndan akıtılan yağmur suları olduğunu kaydeden Güler, bir gün öncesinde yapılan analiz sonuçlarını paylaşarak kirletici unsur olmadığını söyledi.
“DENİZE AKITILAN SUYUN KALİTESİ, KİRLİ YA DA ATIK SU KALİTESİ DEĞİL”
Yağmur sularının deşarjı için kullanılan sisteme ilişkin bilgi veren Güler, söz konusu bölgeden denize akıtılan suyun temiz su olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Kemeraltı bölgesinde iki ayrık sistem var. Biri yağmur sularını toplayan sistem biri de atık suları toplayan sistem. Kemeraltı bölgesinde bir terfi merkezi var. Terfi merkezi, şiddetli yağmurlarda akan yağmur sularını deşarj etmek için kullanılıyor. Aynı derelerdeki sistem gibi. Yağmur derelere gelir, onlar da denize doğru akarlar. Bunlar, yüzey atık sularıdır. Kemeraltı’ndaki bölgeden gelen suları terfi merkezinden denize ya da uygun yerlere aktarılmak için kullanılır. Yağmur suları, temiz sulardır. Atık sular değildir. Yağmur suları belirli ölçülerde denize aktarılabilir. Dereler de bunu yapıyor. Derelerde yağmur akışa başladığında önce koyu renkli bir şey gider. O, aslında çamurdur. Çamur, derelerde yağmurun taşıdığı, tabandaki malzemedir. Buradaki terfi merkezinde de öyle bir durum söz konusu. Terfi merkezinin dibinde çökmüş olan yağmur suyu malzemesi önce koyu renkte akıyor, hemen arkasından normal rengine dönüşüyor. Dolayısıyla denize akıtılan suyun kalitesi, kirli ya da atık su kalitesi değil. Yağmur suyundan kaynaklanan kalite.”
“DENİZE VERİLMESİ KONUSUNDA HERHANGİ BİR SIKINTISI YOK”
Deşarj hattından numune alınarak analiz yapıldığını belirten Güler, “İZSU, terfi merkezindeki sularla ilgili analiz de yaptı. Onun sonuçlarına göre, dökülen su, temiz su standardında denize dökülen bir sudur. Tamamen temiz su ölçeğindedir ve denize verilmesi konusunda herhangi bir sıkıntısı olmayan bir standarda sahip” ifadelerini kullandı.
“YAĞMUR SULARININ EKOSİSTEME BİR ZARARI YOK”
Denize deşarj edilen suyun ekosisteme zararı olmadığını kaydeden Güler, “Yağmur sularının ekosisteme bir zararı yok. Yağmur sularının çok büyük bir zararı olmadığını söyleyebilirim” diye konuştu.
“SÜREKLİ BİR DEŞARJ SÖZ KONUSU DEĞİL”
Körfez’e sürekli deşarj yapılmadığının altını çizen Güler, şu ifadeleri kullandı:
“Buraya sürekli deşarj yapılması gibi bir durum mümkün değil. Çünkü terfi merkezinin amacı, biriken suyu şehri su basmasın diye belirli bir seviyeye geldikten sonra denize aktarması. Sürekli bir deşarj söz konusu değil. Özellikle yağmur sularında. Zaten atık su ayrık sistem olduğu için Çiğli’ye gidiyor. Yağmur sularının belirli bir aşamada sonra denize aktarılması söz konusudur. Aksi halde şehri su basar. Analizde birçok parametreye bakılıyor. Yapılan analizin sonucundaki parametrelerin hepsi içme suyu seviyesine yakın. Temiz ölçekli. Kirletici bir unsur yok.”