Dolar 35,9326
Euro 37,3405
Altın 3.282,91
BİST 9.807,10
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli 9°C
Hafif Kar Yağışlı
Denizli
9°C
Hafif Kar Yağışlı
Çar 8°C
Per 8°C
Cum 9°C
Cts 10°C

Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılığın Önlenmesine Yönelik Meclis Araştırma Komisyonu toplandı

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “Son yıllarda üniversitelerden bize intikal eden taciz soruşturma dosyalarında ciddi bir azalma olduğunu ifade edebilirim.” dedi. Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılığın Önlenmesine Yönelik Meclis …

Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılığın Önlenmesine Yönelik Meclis Araştırma Komisyonu toplandı
4 Şubat 2025 23:43

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “Son yıllarda üniversitelerden bize intikal eden taciz soruşturma dosyalarında ciddi bir azalma olduğunu ifade edebilirim.” dedi.

Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılığın Önlenmesine Yönelik Meclis Araştırma Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Hulki Cevizoğlu başkanlığında toplandı.

Toplantıda, YÖK Başkanı Prof. Dr. Özvar, YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Naci Gündoğan, Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İsmet Koç ve Doç. Dr. İklim Yüksel Kaptanoğlu ile Klinik Psikolog Ege Ebrar Önür milletvekillerine sunum yaptı.

Toplantının açılışında konuşan Cevizoğlu, komisyonun çalışmalarını yoğun şekilde sürdürdüğü, gelecek hafta komisyon olarak İstanbul’a gidecekleri ve bu kapsamda iki gün boyunca İstanbul’da yerinde incelemeler yapacakları bilgisini verdi.

YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Gündoğan, yükseköğretimdeki toplam öğrenci sayısının an itibarıyla 7 milyon 330 bin 932 olduğunu, bunun 3 milyon 873 bin 437’sini kadın öğrencilerin oluşturduğunu söyledi.

Öğrencilerin içerisinde kadınların oranının 2004 yılında yüzde 42 iken 2024 yılında yüzde 53’e yükseldiğini belirten Gündoğan, bu yıl yapılan Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ile üniversiteye kaydolan kız öğrencilerin oranının da yüzde 55 olduğunu kaydetti.

An itibarıyla Türkiye’de üniversitelerdeki toplam öğretim elamanı sayısının 184 bin 21 olduğunu bildiren Gündoğan, öğretim üyesi sayısının ise 104 bin 914 olduğunu dile getirdi. Öğretim elemanlarının yüzde 53’nün erkek, 47’sinin kadın olduğunu ifade eden Gündoğan, “Kadınlar, araştırma görevlileri arasında yüzde 55’lik bir orana sahip, öğretim görevlisi kadrosunda yüzde 52. Yukarı tırmandıkça biraz oran düşüyor. Kadınlar, doktor öğretim üyesinde yüzde 48, doçent seviyesinde yüzde 43, profesör düzeyinde ise yüzde 35 oranında görünüyor.” diye konuştu.

Yıllara göre kadın öğretim üyesi sayısını anlatan Gündoğan, tüm akademik kadrolarda kadınların sayısında yıllara göre yükselme olduğunu anlattı. Gündoğan, Türkiye’nin kadın öğretim elemanı oranı açısından OECD ülkeleri içerisinde iyi bir konumda olduğunu belirtti.

YÖK tarafından farklı nedenlerle üniversiteye gidememiş kadınlar için hayata geçirilen “34 yaş üstü kadınlar kontenjanı” uygulamasını hatırlatan Gündoğan, 2023 YKS ile 34 yaş üstü kadınlara yönelik ek kontenjan tahsis edilerek, kadınlara yönelik pozitif ayrımcılığın sağlandığını söyledi.

Gündoğan, “Bu konuda 2023 yılında, geçtiğimiz yıl toplam 20 bin 991 kontenjana 20 bin 409, 34 yaş üstü kadın aday yerleşmiştir, şu anda üniversitede öğrencidirler. 2024 yılında kontenjan 14 bin 452 iken yerleşen 15 bin 138; burada bir ek yerleştirme kontenjanı verildi. Dolayısıyla, şu anda kadınlara yönelik belki pozitif ayırımcılık anlamında Yükseköğretim Kurulunun getirdiği en önemli düzenlemelerden bir tanesi de bu.” ifadelerini kullandı.

“Uygulamaya devam etme kararı aldık”

YÖK Başkanı Erol Özvar da iki yılda 34 yaş üstü 35 bini aşkın kadının yükseköğretime eriştiğini kaydetti.

34 yaş üstündeki kadınların bireysel başarı hikayelerini topladıklarını, kadınların sınıftaki durumlarını da yakından takip ettiklerini dile getiren Özvar, şöyle konuştu:

“Bazı üniversitelerden gelen geri bildirimlerde, sınıfta bu tür yaşı biraz daha büyük kadın vatandaşlarımızın bulunmasının enteresan bir etkileşim doğurduğunu öğrendiğimizi ifade etmem lazım. Çocuklar bu kadınlarla muazzam bir not alışverişi, kitap alışverişi hikayeleri… Bunun çocukların sınıf içinde kendi aralarındaki münasebetlerini de çok olumlu bir şekilde etkilediğini biz fark ettik ve bu uygulamaya devam etme kararı aldık. İnşallah, bu sene de 34 yaş üstünde olan ve bugüne kadar üniversite okumamış vatandaşlarımıza kontenjan açmaya devam edeceğiz.”

Milletvekillerinin 34 yaşını aşan erkeklere yönelik de benzer uygulamanın olup olmadığına yönelik sorusu üzerine Özvar, şu anda böyle bir uygulamanın olmadığını ancak olabileceğini söyledi. Özvar, “Şu anda açık öğretim fakültelerini yaşam boyu öğrenim çerçevesinde yeniden formüle ediyoruz. Bu bakımdan, bu imkandan yaşam boyu öğrenim çerçevesinde önümüzdeki dönemde diğer vatandaşlarımızı da istifade ettireceğiz.” şeklinde konuştu.

Projeyi, yüksek lisans ve doktora boyutunda geliştirmeyi düşündükleri bilgisini veren Özvar, “Sahada uygulandıkça, görerek üzerinde çalışarak geliştirdiğimiz şeyler. Dolayısıyla biraz birikim oldukça yüksek lisans ve doktora, onlar da gelecek.” dedi.

“Gelen taleplere göre kontenjanı belirliyoruz”

Milletvekillerinin tek başına çocuğunu büyüten kadın öğrencilere yönelik üniversitelerde pozitif ayrımcılığın yapılıp yapılmadığına yönelik sorusu üzerine Özvar, bu konuda hususi bir düzenlemenin olmadığını belirtti. Özvar, “Talepleri önceden öngörüyoruz. Gelen taleplere göre kontenjanı belirliyoruz. Ayrıca bir mevzuat çalışması da bunun için yapılabilir.” ifadesini kullandı.

Üniversitelerdeki kadın rektör ve dekan sayılarına ilişkin de bilgi veren Özvar, şu anda 186 erkek ve 15 kadın rektörün bulunduğu bilgisini verdi. Üniversitelerdeki dekanların 1433’nün erkek, 466’sının ise kadın olduğunu anlatan Özvar, enstitü müdürlerinin 285’nin erkek, 109’nun kadın olduğunu, üniversitelerdeki bölüm başkanlarının 6 bin 478’nin erkek, 3 bin 433’nün ise kadın olduğu bilgisini paylaştı.

Milletvekillerinin kadın rektör sayısına yönelik eleştiride bulunması üzerine Özvar, “Üniversite rektör adaylığı konusunda, kadın akademisyenlerin oranı az, yüzde 20’yi geçmiyor.” dedi. Dekanların YÖK tarafından seçilerek atandığını hatırlatan Özvar, adayları gizli oylama yoluyla seçtiklerini vurguladı. Özvar, “Kadın dekan adaylarımızın oranının rektörlüğe müracaat edenlerden daha az olduğunu ifade edebilirim. Dolayısıyla teşvik edilmesi mutlaka lazım gelir.” ifadesini kullandı.

YÖK Başkanı Özvar, 264 bin üniversite öğrencisinin katıldığı üniversite deneyim anketi gerçekleştirdiklerini, bu anketin Türkiye’de üniversitelere yönelik yapılmış en kapsamlı deneyim anketi olduğunu söyledi. Özvar, “Her üniversite için ayrı ayrı anket sonuçlarını çıkardığımız gibi bütün olarak üniversitelerin geneline ait sonuçları yakında kamuoyuyla paylaşacağız. Deneyim anketi içerisinde, kadına şiddet konusunda elimizde işlemesi bitmek üzere, çok önemli verimiz olduğunu ifade etmek isterim.” dedi.

Spor Dostu Kampus Projesine ilişkin de bilgi veren Özvar, üniversite öğrencilerinin hareketsiz olmalarına dikkati çekti. Özvar, “Öğrencilerimiz hareketsiz, üniversitelerde hareketsizlik oranı yüzde 90’ların üzerinde. Kadınların hareketsizliği erkeklerden daha fazla. Dolayısıyla Spor Dostu Kampüs Projesi, adında kadın olmasa da bu açıdan önemli bir hizmet veriyor. Bu sene 19 Mayıs 2025 tarihinde 19 Mayıs Üniversitesi’nde, bütün üniversitelerimizi bir sıralamayla ilan edeceğimizi, hangi üniversitenin kadın veya erkek öğrenciyi bu bakımdan teşvik ettiğini ilan edeceğiz.” şeklinde konuştu.

“YÖK’ten tacize sıfır tolerans”

Milletvekillerinin üniversitelerde yaşanan şiddet ve taciz olaylarına yönelik eleştirilerine yanıt veren Özvar, şunları kaydetti:

“Yükseköğretim Kurulunda tacize sıfır tolerans, kadından da gelse erkekten de gelse fark etmez. İlgili mevzuat dahilinde diyelim ki kadın öğrenci ya da öğretim elamanından bir şikayet vuku buldu. Bu konuda Yükseköğretim Kurulu gereğini yapıyor. Vuku bulursa kamu görevinden uzaklaştırma ile sonuçlanıyor. Mevzuat dolayısıyla bu konuda önemli gelişme kaydettik. Son yıllarda üniversitelerden bize intikal eden taciz soruşturma dosyalarında ciddi bir azalma olduğunu ifade edebilirim.”

Bir milletvekilinin Karabük Üniversitesindeki uluslararası öğrencilerin ayrımcılığa maruz kaldığını söylemesi üzerine Özvar, yabancı düşmanlığı kampanyalarının Türkiye’de yapıldığını ve yabancı düşmanlığına karşı gereken cevabın ırkçılığa karşı çıkanlar tarafından bile verilmediğini söyledi. O dönem Karabük il valisi ve emniyet müdürüyle yakın temasının olduğunu anımsatan Özvar, şöyle konuştu:

“Karabük’te okuyan uluslararası öğrencilerin suça katılımı, ildeki diğer kimselerin, aynı yaş grubundakilerin suça katılımından yüksek mi? Hayır. Buradaki uluslararası öğrencilerin uyuşturucu, fuhuş gibi gayri ahlaki tutum ve oranları yüksek mi? Hayır, değil. Karabük’te genel ahlak seviyesinin bu öğrenciler nedeniyle daha aşağıda olduğunu söyleyebilir misiniz? Hayır. Neden uluslararası öğrencilere destek olunmuyor? Neden yabancı düşmanlığına yeteri kadar karşı çıkmıyoruz? O dönemde kimlerin destek verip vermediğini iyi biliyorum.”

Türkiye’de uluslararası öğrencilerin okumasının pek çok kesimi rahatsız ettiğini ileri süren Özvar, bugün Türkiye’de sayıları 350 bine yaklaşan uluslararası öğrencinin olduğunu belirtti. Niyetlerinin bu sayıyı 500 bine çıkarmak olduğunu dile getiren Özvar, “Eğer kapasitemiz elverirse önümüzdeki yıllarda bunu daha da yukarılara çıkarıp dünyada en fazla uluslararası öğrenciye ev sahipliği yapan ilk 3 ülkeden biri olmak istiyoruz.” diye konuştu.

“Kontenjanı maalesef dolduramıyoruz”

Bir milletvekilinin YÖK’ün yurt dışı burslarının devam edip etmediğini sorması üzerine Özvar, bursların devam ettiği bilgisini verdi. Bursları da çeşitlendirdiklerini vurgulayan Özvar, kısa ve uzun süreli burslar diye bir ayrıma gittiklerini söyledi.

Özvar, şöyle devam etti:

“Bütün müracaatları üniversitelere yapmalarını istiyoruz ve üniversitelerden kabul edilen tekliflere biz burs veriyoruz. Çocuk bizimle temas etmeden üniversitesini ikna etmişse bu bursları alıyor. Ayda karşılıksız 1200 dolar burs veriyoruz. Sadece ‘git istediğin çalışmaları yap bunları üniversitene rapor et’ diyoruz. Gidiş dönüş uçak biletlerini de veriyoruz. Herhangi bir araştırma görevlisi, ABD’de bu bursla, maaşının da desteğiyle 3, 6, 9 veya 12 ay kalabilir. Ne var ki bütün kampanyalarımıza ve reklamlarımıza rağmen maalesef burslarımızın tamamını veremiyoruz. Kontenjanı maalesef dolduramıyoruz.” diye konuştu.

Başkan Cevizoğlu, “Türk gençleri Avrupa’ya gitmek istiyor, kaçmak istiyor” algısının yapıldığını belirterek, “Para veriyorsunuz gitmiyorlar, nasıl oluyor bu iş?” dedi.

Özvar, Kovid-19 salgını sonrasında akademide böyle bir hareketsizliğin olduğunu vurguladı. Avrupa Birliği’nin 2022 yılından itibaren Avrupa’daki öğrenci ve akademisyen hareketliğini artırabilmek için fon yarattığını ifade eden Özvar, 2025 yılına gelindiğini ancak Avrupa’da da hareketliliğin arzu edilen düzeye gelmediğini söyledi.

Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İsmet Koç, Türkiye’de doğurganlığın düştüğü yönündeki tartışmalara değinerek, ülkede doğurganlığın düşmesinin arkasındaki nedenleri ortaya çıkarmak üzere araştırma planladıklarını anlattı. Koç, bu araştırmanın Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından da desteklendiğini ifade etti.

Kaynak: AA / Aykut Yılmaz – Politika
Erol Özvar
Şehrin nabzını tutan, en son gelişmeleri anında sizlere ulaştıran sesimiz olmaya devam ediyoruz. Denizli’nin sesi olan Denizlim Haber ile şehre dair herşeyi keşfedin. Takipte kalın en yeni haberlerle güncel kalın.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.