Dolar 36,4482
Euro 38,4270
Altın 3.407,35
BİST 9.898,01
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Denizli 17°C
Açık
Denizli
17°C
Açık
Çar 20°C
Per 21°C
Cum 21°C
Cts 21°C

Osmanlı padişahları neden hacca gitmedi?

Osmanlı İmparatorluğu’nda, özellikle Yavuz Sultan Selim dönemiyle birlikte hem kutsal topraklar hem de hilafet makamı Osmanlı topraklarına katılmıştı. Ancak, Osmanlı padişahlarının hac ibadetini yerine getirmemesi, tarihçiler ve araştırmacılar …

Osmanlı padişahları neden hacca gitmedi?
4 Mart 2025 17:19

Osmanlı İmparatorluğu’nda, özellikle Yavuz Sultan Selim dönemiyle birlikte hem kutsal topraklar hem de hilafet makamı Osmanlı topraklarına katılmıştı. Ancak, Osmanlı padişahlarının hac ibadetini yerine getirmemesi, tarihçiler ve araştırmacılar tarafından sıklıkla gündeme gelen bir sorudur. Peki, cihat anlayışına sahip, hilafeti elinde bulunduran Osmanlı padişahları neden hacca gitmemişti?

FETİHLER VE ASKERİ HAREKETLİLİK

Birinci önemli nokta, Osmanlı padişahlarının büyük bir kısmının hayatlarını fetih hareketleriyle geçirmiş olmalarıdır. Özellikle II. Selim’e kadar hüküm süren 11 padişah, ordularının başında savaşarak fetihlere odaklanmışlardı. Bu nedenle, padişahların sürekli hareket halinde olmaları ve devletin yönetimini bırakmamaları gerektiği için, hacca gitmeleri pek mümkün değildi.

ZORLU YOLCULUK VE UZUN SÜRE

Hac yolculuğu, o dönemin koşullarında oldukça zorlu bir süreçti. İstanbul’dan Hicaz’a gitmek için en az 4-5 ayı gözden çıkarmak gerekirdi. Gidiş, ibadet süresi ve dönüşle birlikte bu yolculuk 1 yıla kadar uzanabiliyordu. Bu durum, özellikle savaşlar ve devlet yönetimiyle ilgilenen bir padişah için büyük bir engel teşkil ediyordu.

MADDİ VE MANEVİ ZORLUKLAR

Hac ibadeti, kişiye farz olan bir ibadet olmasına rağmen, padişahların hac görevini yerine getirmeleri, büyük maddi ve manevi zorluklarla karşı karşıya kalmalarına neden oluyordu. Şeyhülislam fetvasına göre, padişahın hac için gerekli tüm giderleri kendi cebinden karşılaması gerekiyordu. Ayrıca, padişahın yalnız gitmesi mümkün olmayacağı için, orduyu da yanına alması gerekirdi. Bu, hem maddi açıdan hem de devletin güvenliği açısından büyük bir risk taşıyordu.

DEVLETİN GÜVENLİĞİ VE YÖNETİM BOŞLUKLARI

Padişahların savaş dışında devletin başında olmaması, iç karışıklıklara neden olabilirdi. Osmanlı tarihinden, padişahların yokluğunda çıkan karışıklıklar hatırlanacak olursa, bu tür bir yolculuğun riskleri açıkça görülmektedir. Örneğin, Genç Osman’ın hacca gitme niyetiyle yola çıktığında, daha Maltepe’ye varamadan çıkan dedikodular ve devlet içindeki karışıklıklar bu riskleri gözler önüne sermektedir.

HAC MEVSİMİNİN KIŞA DENK GELMESİ

Ayrıca, hac mevsiminin çoğu zaman kış aylarına denk gelmesi, Osmanlı padişahlarının bu yolculuğu gerçekleştirmelerini daha da imkânsız hale getiriyordu. Havanın zorlu koşulları, yolculuğun süresini uzatıyor ve padişahın güvenli bir şekilde geri dönmesini tehlikeye atıyordu.

Sonuç olarak, Osmanlı padişahlarının hacca gitmemesinin ardında sadece dini bir sorumluluktan kaçınma değil, aynı zamanda devletin yönetimi, güvenliği ve askeri harekâtlar gibi çok sayıda pratik ve stratejik faktör bulunmaktaydı.

ETİKETLER: , , , ,
Şehrin nabzını tutan, en son gelişmeleri anında sizlere ulaştıran sesimiz olmaya devam ediyoruz. Denizli’nin sesi olan Denizlim Haber ile şehre dair herşeyi keşfedin. Takipte kalın en yeni haberlerle güncel kalın.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.