Yıldıztabya sakinlerinden TOKi eylemi: “Bizi köpek atar gibi dışarı attılar. Yeter artık!”

Yıldıztabya Mahallesi’nde yapımı devam eden TOKİ inşaatı nedeniyle meydana gelen zemin kayması sonucu hasar alan evlerinden tahliye edilen yurttaşlar yaşadıkları mağduriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Marmara Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğü önünde gerçekleştirdikleri eylemle dile getirdi. Tahliye ve sonraki süreçte büyük mağduriyet yaşadıklarını söyleyen Yıldıztabya sakinleri, yaşadıklarını gözyaşları içinde anlattı. Bir yurttaş “annem, evim elimden gidecek diye demans oldu” derken, bir diğer yurttaş ise, “Bizi köpek atar gibi dışarı attılar. Duyun beni. Yeter artık” şeklinde isyan etti.

Geçen yıl nisan ayında Gaziosmanpaşa Yıldıztabya Mahallesi’nde yapımı devam eden TOKİ inşaatı nedeniyle mahallenin zemininde kayma meydana gelmiş, Bahadır ve Taşocağı Dikyol sokaklarında bulunan evlerde hasar oluşmuş ve 46 hane tahliye edilmişti. Geçtiğimiz günlerdeyse aynı inşaat nedeniyle yeni bir kayma meydana geldi ve bu kez Taşocağı Dikyol sokağının Eyüpsultan ilçesine bağlı kısmındaki bulunan evlerde hasar oluştu. Hasar alan yaklaşık 140 hanenin 6’sı tahliye edildi. Tahliyesi gerçekleştiren evlerden bir kısmının yıkımına başlanmışken, evlerinden çıkmak zorunda bırakılan yurttaşlar ise büyük mağduriyet yaşadıklarını söylüyor.

Gaziosmanpaşa Yıldıztabya Barınma Hakkı Meclisi olarak bir araya gelen Yıldıztabyalı sakinleri Üsküdar’da bulunan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Marmara Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğü önünde eylem gerçekleştirdi. TOKİ inşaatı nedeniyle kullanılamayacak hale gelen ve yıkım kararı verilen evleri yerine kalıcı konut olarak Bakanlık tarafından kendilerine, ödemeyeceklerini belirttikleri bir ücret karşılığında 50 metekarelik evler teklif edildiğini aktaran vatandaşlar eylemde gerçekleştirdikleri basın açıklamasında, yapılan teklifle evleri için almış oldukları tapu tahsis belgelerinin yok sayıldığını ifade etti.

“TAPU TAHSİS BELGELERİMİZ DİKKATE ALINMADI”

Açıklamada, “Bize sunulan teklife göre, 1+1, 50 metrekare daire için 2 milyon ila 70 metrekare 2+1 daire için ise 2,5 milyona 10 yıl vadeli olarak borçlanabileceğimiz tarafımıza söylendi. TOKİ’nin rant sevdasından dolayı yeterince mağdur edilmiş iken bir de borçlanma mı yaşayacağız? TOKİ evlerimizin altını oyacak evlerimizi kullanılamaz hale getirecek, vatandaş olarak biz de milyonlarca lira borcun altına mı gireceğiz?” diye soruldu.

Vatandaşlar, zeminde meydana gelen ilk kaymanın ardından evlerini tahliye etmek zorunda kaldıklarını ve bu süreçte ilçedeki otellere yerleştirildiklerini ancak, otellerin şartlarının uygun olmaması nedeniyle bazılarının kiraya çıktığını, kirayı karşılayamayan vatandaşların ise yıkılma tehlikesi olan evlerine geri dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. Geçtiğimiz haftalarda meydana gelen yeni kaymanın ardından bir çok vatandaşın evlerinden, hiçbir hazırlık yapamadan, zorla tahliye edildiğini aktaran Yıldıztabya sakinleri, bu süreçte, belirtilen kira yardımlarının da eksik ödenmesi nedeniyle de mağdur edildiklerini belirtti.

TOKİ’nin inşaatı sürdürmesine de tepki gösteren Yıldıztabyalı vatandaşlar, devam eden inşaat nedeniyle mahallede yer alan evlerdeki hasarların arttığı belirtirken, daha çok evin hasar almaması için inşaatın durdurulmasını talep etti. “Tapu tahsisli yerlerimizden atılmak için bu toprak kaymasının özellikle yaşatıldığını ve mahallemizden borçlandırılarak kovulmaya çalışıldığımızı düşünüyoruz artık.” diyen vatandaşlar, “Söz konusu inşaatın durdurulması için daha kaç evin yıkımı gerekmektedir? Hala orada oturanlar hatta bir iki sokak üstte yer alan yüzlerce komşumuzun hayatı denetlenmeyen ve devam eden TOKİ inşaatı nedeniyle risk altında. Hukuka aykırı devam eden inşaat çalışmalarının durdurulması için bölgede toprak kayması sonucunda illaki bizlerden birinin ölmesi mi gerekmektedir?” diye sordu.

“BİZLER HAK SAHİBİYKEN NEDEN DİLENCİ KONUMUNA DÜŞÜRÜLÜYORUZ?”

Yıldıztabya sakinlerinden Zeliha Şen yaşanan sürece ilişkin, “Bizlerden 1+1’lere bir hayat sığdırmamızı bekliyorlar. Yıkımları başlattılar, bir vali emriyle. Akşamdan bir masa kuruluyor, o masada bir karar alınıyor, sabah kararı onaylayıp öğlen bize uyguluyorlar. Bizler evimizde otururken, hem evlerimizin altını oyup bizleri sokağa atıyorlar, hem de bizleri borçlandırıyorlar. Biz müşteri değiliz. Bizler hak sahibiyiz. Bizler zamanında tapu tahsislerimizi aldık. Bizler hak sahibiyken neden dilenci konumuna düşürülüyoruz? Bizler birşey istemedik. Bizler Vali’nin sözüyle devam ettik, bize kalıcı konut sözü verdi, bize kalıcı konutlarımızı versin. Bu herkesin beklediği kentsel dönüşüm değil, bu rantsal dönüşüm, bu dertsel dönüşüm” ifadelerini kullandı.

“BİZİ KÖPEK ATAR GİBİ DIŞARI ATTILAR”

Şen, kanser hastası olan babasının, tahliye sonrası yerleştirildikleri hastanede enfeksiyon kaptığını ve kısa süre önce yaşamını yitirdiğini söylerken annesi Hüsna Şen yaşadıklarını gözyaşları içerisinde anlattı. Hüsna Şen, “Benim beyim kaç tane çocuk büyüttü, kimseden 5 kuruş istemedi. Gırtlak kanseri oldu, paramparça oldu bu ev yüzünden” dedi. Anne Şen, “Bizi köpek atar gibi dışarı attılar. Duyun beni. Yeter artık. Ben burada konuşurken utanıyorum. Utanıyorum” şeklinde isyan etti.

“ANNEM, EVİM GİDECEK DİYE DEMANS OLDU”

Necla Çakırca isimli vatandaş, “Biz kimsenin hakkına çökmedik. Buralar, zamanında devletin bankasına parası yatırılarak satın alınan yerler. Annem, evim elimden gidecek diye demans oldu” derken, evinin yıkımı gerçekleştirilen bir vatandaş da bu süreçte çocuklarının psikolojisinin bozulduğunu söyledi. Günay Durmaz isimli vatanadaş da “Şeker hastası oldum. Mahvettiler 10 aydır, hasta ettiler bizi” şeklinde konuştu. Engelli eşiyle birlikte evini boşaltmak zorunda kalan ve bir otele yerleştirilen Tahmaz ise, açıklamalar sırasında göz yaşlarını tutamadı.

“MAHALLEMİZE TOKİ ÇÖKMÜŞ VAZİYETTE”

Bir diğer vatandaş ise, “Mahallemize bir rant uğruna TOKİ, çökmüş vaziyette. Eyüp tarafını da almak istiyorlar. 6 haneyi tahliye ettiler. TOKİ, oralara da çökecek. Her taraf kayalık, kayalığın üzerine TOKİ inşaatını yapacak” dedi.

TALEPLARİNİ SIRALADILAR

Açıklamada Yıldıztabya sakinleri taleplerini şöyle dile getirdi:

“Hukuka ve kanuna aykırı şekilde Bakanlık, TOKİ ve taşeron şirketin inşaat faaliyetin durdurulması; evlerimizin tahliyesi ve yıkımı öncesinde Bakanlık veya Belediye ile imzalanacak noter sözleşmesi ile makul bir oranda borçlanarak kalıcı konutlara yerleştirilmek, evlerimizin tahliyesi ve yıkımı öncesinde tapu tahsis belgelerinin tapuya dönüştürülmesi”

4 KİŞİ GÖRÜŞME GERÇEKLEŞTİRDİ: MÜŞTERİ KONUMUNDAN ÇIKAMADIK

Basın açıklamasının ardından Gaziosmanpaşa Yıldıztabya Barınma Hakkı Meclisi’nden 4 kişi Marmara Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğü’nden bir yetkiliyle görüşme talebinde bulundu. Taleplerinin kabul edilmesinin ardından 4 Yıldıztabya sakini, 1 saat 15 dakikalık bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede yer alan yurttaşlardan Zehra Şen, görüşme sonrası konuştu. Görüşmeye ilişkin “Müşteri konumundan çıkamadık maalesef” ifadelerini kullanan Şen, 2+1 ev ve minimum borçlanma taleplerine karşılık kendilerine verilen yanıtı, “Ellerinde 1+1 ve 3+1 olduğunu, 3+1’i Eyüpsultan bölgesine ayırdığını, 1+1’leri de bize vereceğini söyledi. Vadeyi 120 aydan 180 aya çıkartabileceğinin görüşmesini sağlayabileceğini söyledi. Yine ucu yok, yine TEFE’ye TÜFE’ye ayarlanan bir vadeye göre. Bu vadenin ucu yok. Sabit bir ödeme değil” şeklinde aktardı.